Examples of using "Gyűlölködő" in a sentence and their turkish translations:
Nefret epostalarını siliyoruz.
içimizdeki tüm nefret dolu düşüncelerle.
bu toplulukların inanılmaz hikâyelerini dinlerken bile
Ben, gelen kutuma nefret mesajları almayı dört gözle bekliyor değilim;
ve tüm o nefret epostalarını sakladığım dosyayı açtım.
Bazen nefret mektupları evime de geliyordu.