Examples of using "érdekli" in a sentence and their turkish translations:
Tom ilgili.
Tom umursamıyor.
Onlar umursamazlar.
Tom da ilgilenmiyor.
Tom matematikle ilgileniyor.
Mary politika ile ilgilenir.
Umursamıyor.
Onların çoğu sadece umursamıyor.
Japon diline çok ilgi duyuyor.
Tom Avustralya tarihi ile çok ilgileniyor.
Tom modayla ilgilenmiyor.
Tom tarihle çok ilgilidir.
O, astronomi ile ilgileniyor gibi görünüyor.
Tom siyasetle ilgilenmiyor.
Tom Fransız edebiyatına ilgi duyuyor.
- işle ilgilenmiyor musun?
- İşle ilgilenmiyor musun?
O, Mary'nin gerçekten ilgilendiği kişi.
Sanatla hiç ilgilenmez.
Tom, Mary'nin söylediklerini umursamıyor.
Tom ne yaptığını umursamaz.
Ama eğer spor maçları izlemiyorsanız,
Tom'un yüzmekle çok ilgilendiğini biliyorum.
Tom Mary ile ilgilenmiyor ve o da onunla ilgilenmiyor.
Tom, insanların onun hakkındaki düşüncelerini önemsemez.
O sadece kitapların satışıyla ilgileniyor.
- Tom Mary'nin onun hakkında söylediklerine aldırmıyor.
- Mary'nin onun hakkında söylediği Tom'un umurunda değil.
Tom sanatla ilgileniyor.
Tom onu yapmakla ilgilenmediğini söylüyor.
Beyzbolu fazla umursamaz.
Peşinde yavrularla kolay olmuyor. Genç erkek daha çok oyun peşinde gibi.
Tom bana onu sevip sevmediğini umursamadığını söylüyor.
Tom eski Mısır tarihi ile ilgileniyor.
Mary arkadaş edinmekle ilgili görünmüyordu.
O bizim sorunlara ilgisiz görünüyordu, bu yüzden ondan yardım istemeyi durdurduk.