Examples of using "Weigerten" in a sentence and their turkish translations:
Onlar reddetti.
Onlar dövüşmeyi reddetti.
Onlar bize yardım etmeyi reddettiler.
Onlar askere alınmayı reddettiler.
Onlar orduya katılmayı reddetti.
Aşırı kişiler müzakere etmeyi reddettiler.
- Doktorlar ikinci bir operasyonu yapmayı reddettiler.
- Doktorlar ikinci bir ameliyatı yapmayı reddettiler.
Bazı Hint liderler görüşmeyi reddetti.
Zararı ödemeyi reddettikleri için mahkemeye gittik.