Examples of using "Verdammt" in a sentence and their turkish translations:
Kahretsin.
Lanet olsun
Lanet olsun.
Çok pis sıcak.
Lanet olsun, başla!
Bu feci soğuk.
Defol git buradan!
Hava çok şiddetli soğuk.
Kahretsin! Beni yine kaçırdı.
Ne haltlar dönüyor burada?
Bu lanet olası hiç mantıklı değil.
Lanet olsun,Tom. Hayır dedim!
Lanet olsun! Pirinç almayı unuttum.
Bu da ne demek oluyor böyle?
İyi şanslar. Bunu ihtiyacınız olacak.
- Benimle dalga mı geçiyorsun?!
- Kafa mı buluyorsun benimle?
Neden her zaman kendinle çok gurur duyuyorsun?
Ne bok yediğine dair Tom'un kendisinin bile fikri yok.
Farklı mitolojilerde bu hazineyi bulan kişilerin lanetneceğinden bahsediliyor
- Lanet olsun!
- Kahretsin!
O oldukça yakındı.
Hay aksi! Cüzdanımı bulamıyorum.
Kahretsin, o lanet baykuşun çok gürültülü bir şekilde cırlaması yüzünden uyuyamıyorum.
Bu kahrolası cümleyi nasıl tercüme edeceğimi bilmiyorum, kendin tercüme et, herkes kendi bokunu temizlesin.
Ülkeler oraya gittiğinde ilk duyduğun kelimelerle isimlendirilse, İngiltere'ye Damn it denilmek zorunda olacaktı.