Examples of using "Unsichtbar" in a sentence and their turkish translations:
Hava görünmezdir.
Sessiz, öldürücü ve görünmez.
Karanlık madde görünmezdir.
Bakteriler çıplak gözle görülmezler.
Ben de kendimi yokmuşum gibi göstermeye çalıştım.
Ancak bunların büyük bölümü çoğunlukla bize görünmezdir.
Ancak bunların çoğu bizlerin görebildiği olaylar değil.
Bu ürkünç ışık, insan gözüyle görülmüyor.
Cehalet, kendisinden muzdarip olanlarca fark edilmez.
Sen gazı göremezsin; görünülmezdir.
Yoğun sis binaları görünmez yaptı.
Görünmez olsam, giyinmek zorunda olmam.
Sadece yüreğimizle her şey iyi görürüz, önemli unsurlar gözlerimize kendini göstemez.
Verecegim sir çok basit: insan ancak yüregiyle baktigi zaman dogruyu görebilir. Gerçegin mayasi gözle görülmez.