Examples of using "Strömung" in a sentence and their turkish translations:
Akıntı çok güçlü.
Akıntıya karşı kürek çekiyorduk.
O, nazik bir akıntıya karşı kürek çekiyordu.
Bu nehrin akıntısı hızlıdır.
...yüzeydeki güçlü akıntılar tarafından dağıtılsınlar.
Hadi akıma karşı yüzmeye çalışalım.
Güçlü akıntıya karşı kürek çekemedik.
Büyük bir girdap ve güçlü bir akıntı vardı.
Nehir yüzmek için çok hızlı akıyor.