Translation of "Netter" in Turkish

0.062 sec.

Examples of using "Netter" in a sentence and their turkish translations:

Tom ist kein Netter.

Tom hoş bir adam değil.

- Er war ein netter Junge.
- Früher war er ein netter Junge.

O, hoş bir çocuktu.

- Er ist ein sehr netter Schüler.
- Er ist ein sehr netter Student.

O çok hoş bir öğrenci.

- Du bist kein sehr netter Mensch.
- Sie sind kein sehr netter Mensch.

Sen çok kibar bir kişisin.

- Manche Leute sind netter als andere.
- Manche Menschen sind netter als andere.

Bazı insanlar diğerlerinden daha naziktir.

Tommy ist ein netter Mensch.

Tommy sevimli bir adam.

Ich bin ein netter Kerl.

Ben iyi bir adamım.

Du bist ein netter Mensch.

Kibar bir insansın.

Du bist ein netter Mann.

Sen nazik bir adamsın.

Bob ist ein netter Mensch.

- Bob sevimli bir kişidir.
- Bob kibar bir kişidir.
- Bob nazik bir insandır.

Ich bin ein netter Typ.

Ben iyi bir adamım.

Tom war ein netter Mann.

Tom hoş bir adamdı.

Tom ist ein netter Mann.

Tom güzel bir adam.

Tom ist netter als du.

Tom senden daha hoş.

Tom ist ein netter Kerl.

Tom kibar bir adam.

Du bist kein netter Mensch.

İyi değilsin.

Er ist ein netter Mensch.

O hoş bir insan.

Er ist ein sehr netter Junge.

O çok hoş bir çocuk.

Tom ist ein sehr netter Mensch.

Tom çok hoş bir kişi.

Tom ist ein sehr netter Mann.

Tom çok güzel bir adam.

Tom ist ein sehr netter Kerl.

Tom çok hoş bir adam.

Tom ist ein wirklich netter Mensch.

Tom gerçekten hoş bir insan.

Tom ist so ein netter Kerl.

Tom böylesine hoş bir adam.

Tom war ein sehr netter Mann.

Tom çok kibar bir adamdı.

Tom ist wirklich ein netter Kerl!

Tom gerçekten hoş bir adam!

Tom ist ein richtig netter Kerl.

Tom gerçekten hoş bir adam.

Tom ist ein wirklich netter Mann.

Tom gerçekten hoş bir adam.

Tom ist kein sehr netter Kerl.

Tom çok hoş bir çocuk değil.

Tom ist wirklich ein netter Kerl.

Tom gerçekten kibar bir adamdır.

Tom ist solch ein netter Mensch.

Tom çok hoş bir insan.

Was für ein netter Mensch tut das?

Nasıl bir insan bunu yapar ki?

Ich denke er ist ein netter Kerl.

Onun iyi bir adam olduğuna inanıyorum.

Dein Vater ist ein sehr netter Mensch.

Baban çok nazik bir kişidir.

Tom scheint ein netter Kerl zu sein.

Tom iyi bir adam gibi görünüyor.

Tom scheint ein netter Typ zu sein.

Tom samimi bir adam gibi görünüyor.

Tom scheint ein netter Mensch zu sein.

Tom samimi bir insan gibi görünüyor.

Tom ist ein netter Kerl, nicht wahr?

Tom kibar bir adam, değil mi?

Er ist ein lustiger und netter Junge.

O komik ve iyi bir çocuk.

Er ist im Grunde genommen ein netter Mann.

O aslında nazik bir insandır.

Du könntest etwas netter zu deiner Schwester sein.

Kız kardeşine biraz daha kibar olabilirsin.

Ich mag Tom. Das ist ein netter Kerl.

Tom'u seviyorum. O hoş bir adam.

Tom ist ein netter Mensch. Alle lieben ihn.

Tom hoş bir adamdır. Herkes onu seviyor.

Tom wollte, dass Mary netter zu John wäre.

- Tom Mary'nin John'a daha kibar olmasını istedi.
- Tom Mary'nin John'a karşı daha kibar olmasını istedi.

Tom scheint ein wirklich netter Mensch zu sein.

Tom gerçekten iyi bir kişi gibi görünüyor.

Tom scheint ein sehr netter Mann zu sein.

Tom çok sevimli bir adam gibi görünüyor.

Ich mag ihn. Er ist ein netter Kerl.

Ondan hoşlanıyorum. O hoş bir adam.

Ich finde, du bist ein echt netter Kerl.

Sanırım gerçekten hoş bir adamsın.

Tom ist im Grunde genommen ein netter Mann.

Tom temelde hoş bir adam.

Er ist ein netter Mensch, aber nicht sonderlich klug.

O iyi bir insan, şüphesiz, fakat çok akıllı değil.

Soweit ich es weiß, ist er ein netter Kerl.

Bildiğim kadarıyla, o iyi bir adam.

Du könntest ein bisschen netter zu deinem Bruder sein.

Erkek kardeşine biraz daha kibar olabilirsin.

Ich denke, dass ich ein ganz netter Kerl bin.

Sempatik bir adam olduğumu düşünüyorum.

Bob ist solch ein netter Mensch, dass ihn jeder mag.

Bob öyle hoş birisidir ki herkes ondan hoşlanır.

Tom sagte Mary, dass sie netter zu John sein solle.

Tom Mary'ye John'a karşı daha kibar olması gerektiğini söyledi.

Anfangs machte er den Eindruck, ein netter Kerl zu sein.

O önce iyi bir adam gibi görünüyordu.

Anfangs machte Tom den Eindruck, ein netter Kerl zu sein.

Tom başlangıçta kibar bir adam gibi görünüyordu.

- Tom ist eine nette Person.
- Tom ist ein netter Mensch.

Tom hoş bir kişi.

Herr Bernardo ist ein netter Kollege, verglichen mit Herrn Citrono.

Bay Bernardo, bay Citrono'ya nazaran iyi bir arkadaş.

Die Leute sagen mir immer, ich sei so ein netter Mensch.

İnsanlar iyi biri olduğumu söylüyor...

Er ist ein ziemlich netter Kerl, aber ich mag ihn nicht.

O gerçekten hoş bir arkadaş fakat ondan hoşlanmıyorum.

Tom ist ein netter Mensch, nur dass er zu viel redet.

Çok fazla konuşmasının dışında, iyi bir adam.

Tom ist ein netter Kerl, nur dass er zu viel redet.

Tom, çok fazla konuşması hariç hoş bir adam.

Daher ist es an der Zeit, netter zu uns selbst zu sein,

Bu yüzden belki de kendimize karşı daha nazik olmaya başlamanın zamanı gelmiştir,

Paul ist so ein netter Kerl, dass ihn jeder auf Anhieb leiden mag.

Paul öyle hoş bir adam ki herkes ondan hemen hoşlanıyor.

Ihre Adoptiveltern sind sehr viel netter zu ihr als es ihre leiblichen Eltern je waren.

Onun üvey ebeveynleri ona karşı gerçek ebeveynlerinden şimdiye kadar olduğundan çok daha nazikti.

- Da draußen gibt es jede Menge netter Mädchen.
- Da draußen gibt es jede Menge nette Mädchen.

Orada bol miktarda güzel kız var.

Es ist mir egal, was die anderen sagen. Ich finde, dass Tom ein netter Typ ist.

Kimin ne dediği umurumda değil. Bence Tom iyi birisi.

Alle Ärzte sagen, dass ich keinen Kaffee trinken darf, aber in netter Gesellschaft trinke ich trotzdem ab und zu ein wenig.

Bütün doktorlar kahve içmemem gerektiğini söylüyorlar ama buna rağmen, sevdiğim arkadaşlarımla beraberken ara sıra birazcık içiyorum.