Translation of "Lügst" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Lügst" in a sentence and their turkish translations:

Du lügst.

Yalan söylüyorsun.

Wieso lügst du?

Neden yalan söylüyorsun?

- Wieso lügst du?
- Warum lügen Sie?
- Warum lügst du?

Neden yalan söylüyorsun?

Ich denke, du lügst.

Sanırım yalan söylüyorsun.

- Du lügst!
- Sie lügen!

Yalan söylüyorsun!

Lügst du mich an?

- Bana yalan mı söylüyorsun?
- Bana yalan mı söylüyorsunuz?

Er sagt, du lügst.

O senin yalan söylediğini söylüyor.

Sie sagt, du lügst.

O senin yalan söylüyor olduğunu söylüyor.

Du lügst mich an.

- Bana yalan söylüyorsunuz.
- Siz bana yalan söylüyorsunuz.

Du lügst schon wieder.

Yine yalan söylüyorsun.

Jetzt lügst du aber!

Şimdi yalan söylüyorsun.

Tom sagt, du lügst.

Tom senin yalan söylediğini söylüyor.

- Du lügst mich an.
- Du belügst mich.
- Du lügst mich doch an!

- Bana yalan söylüyorsun.
- Bana yalan söylüyorsunuz.

Tom glaubt, dass du lügst.

- Tom, yalan söylediğini düşünüyor.
- Tom, yalan söylediğinizi düşünüyor.

Du lügst doch jetzt, oder?

Şimdi yalan söylüyorsun, değil mi?

Du lügst doch, nicht wahr?

Yalan söylüyorsun, değil mi?

Ich weiß, dass du lügst.

Yalan söylediğini biliyorum.

Warum lügst du mich an?

Neden bana yalan söylüyorsun?

Ich weiß, dass du nicht lügst.

- Yalan söylemediğini biliyorum.
- Uzanmadığını biliyorum.

Ich erkenne es, wenn du lügst.

Ne zaman yalan söylediğini söyleyebilirim.

Ich glaube dir nicht. Du lügst andauernd!

Sana inanmıyorum. Her zaman yalan söylüyorsun.

Du lügst, und das nicht sehr gut.

Yalan söylüyorsun ve bunda çok iyi değilsin.

Ich habe nicht gesagt, dass du lügst.

Yalan söylediğini söylemedim.

- Du lügst mich immer an.
- Ihr lügt mich immer an.
- Sie lügen mich immer an.

- Bana her zaman yalan söylüyorsun.
- Bana yalan söyleyip duruyorsun.

- Ich glaube Ihnen nicht. Sie erzählen immer Lügen.
- Ich glaube dir nicht. Du lügst andauernd!

Sana inanmıyorum. Her zaman yalan söylüyorsun.