Examples of using "Knopf" in a sentence and their turkish translations:
- O tuşa basma!
- O düğmeye basma.
Düğme koptu.
Tuşa dokunma.
Bu düğmeye asla basmayın.
Bir düğme düştü.
Butona basın, lütfen.
Bu düğme, gevşek.
Yangın durumunda, butona basın.
Tuşa basmam gerek.
Tuşa basman gerek.
O mavi butona dokunma.
Gömleğinin eksik bir düğmesi var.
Siz sadece butona basmalısınız.
Yangın durumunda, bu düğmeye basın.
O tuşa dokunma!
Butona basın, lütfen.
Bu mavi düğmeye dokunma.
Tom butona bastı.
Üst düğmen açılmış.
Ceketten bir düğme düştü.
Düğmelerinizden biri düştü.
Tom bir düğmeye bastı, ancak hiçbir şey olmadı, bu yüzden başka bir düğmeye bastı.
Butona bastı ve bekledi.
İkinci düğmen kopuyor.
Acil bir durumda, bu düğmeye basın.
- Bu düğmeye basmasına izin verme.
- Bu butona basmasına izin verme.
Tatoeba'nın "Log Out" butonu yok.
Bütün yapman gereken, bu tuşa basmak.
Acil durumda derhal bu düğmeye basınız.
Ceketimden bir düğme düştü.
Tom yanlış butona bastı.
Öbür düğmeye basmayı dene.
Ceketin bir düğmesi koptu.
Tom neredeyse yanlış düğmeye basıyordu.
Bu butona basın ve kapı açılacaktır.
Ceketimden bir düğme koptu.
Yanlış butona bastım.
Neredeyse yanlış düğmeye basıyordum.
Makineyi çalıştırmak için bu butona basın.
Butona bastın mı?
Yapmanız gereken tek şey bu butona basmaktır.
Gömleğime bir düğme diker misin?
- Hangi butona basacağımı bilmiyorum.
- Hangi tuşa basacağımı bilmiyorum.
O, ceketine bir düğme dikti.
Tom tuşa bastı ama hiçbir şey olmadı.
Bu bir düğme olabilir. Bir kar küresi olabilir.
Bu butona basarsan, kapı açılır.
Tüm yapmanız gereken düğmeye basmaktır.
Kapının iç tarafında bir buton var.
Mary saçını açtı ve bluzünün düğmelerinden birini açtı.
Bu düğmeye basarsam ne olur?
- Bu düğmeye basarsam ne olur acaba?
- Bu butona basarsam ne olur merak ediyorum.
- Bu düğmeye basarsam ne olacağını merak ediyorum.
Yangın durumunda, camı kırın ve kırmızı düğmeye basın.
Hangi butona basacağımı bana söyler misin?
Radyoyu açmak için butona bastım.
Yeşil düğmeye basın ve ışık yanar.
O düğmeye basarsan motor durur.
Bütün yapman gereken kırmızı butona basmaktır.
Bu düğmeye basarsanız pencere otomatik olarak açılır.
Cumbayı açmak için sadece butona basmalısınız.
Tom asansöre bindi ve üçüncü kat için düğmeye bastı.
Tom yeşil butona bastı ve bir şey olmasını bekledi.
Fotoğraf çekmek için yaptığın tüm şey şu butona basmaktır.
Tom arabasının penceresinden dışarıya eğildi ve kapıdaki interkom tuşuna bastı.
Tom kırmızı düğmeye mi yoksa mavi olana mı basacağından emin değildi.
Elbiseni o kadar çok seviyorum ki keşke basabileceğim bir 'Seviyorum' butonu olsa.