Examples of using "Jederzeit" in a sentence and their turkish translations:
Her zaman.
Her zaman tekrar gel.
İstediğiniz zaman geri dönebilirsiniz.
- Bizi herhangi bir zamanda arayabilirsin.
- Bizi herhangi bir zamanda arayabilirsiniz.
Beni her zaman arayabilirsin.
İstediğim zaman bırakabilirim
İstediğimiz zaman durabiliriz.
Tom her an gelebilir.
Her zaman geri gelebilirsin.
Savaş her an patlak verebilir.
Herhangi bir zamanda gelebilirsin.
Her zaman seve seve yine!
Herhangi bir zamanda arabamı kullanabilirsin.
Her ne zaman istersen beni görmeye gel.
sizin her bilginizi çalıyorlar her an hemde
Bina her an çökebilir.
Volkan her an patlayabilir.
Bir kaza her zaman olabilir.
İstediğin zaman yine gelebilirsin.
İstediği zaman yeniden gelebilir.
Onu istediğin zaman kullanabilirsin.
İstediğin zaman onu kullanabilirsin.
Karşılık olarak her zaman bir soru sorabilirsin.
- Durum herhangi bir anda kötüye gidebilir.
- Durum her an kötüleşebilir.
Başımızın üstünde yerin var Tom.
Bana her zaman güvenebilirsin.
Benim yeni arabam her zaman herhangi bir yere gitmeme olanak sağlamaktadır.
Şantiyelerde, baretler her zaman takılmalıdır.
Tom bu numaradan günün herhangi bir saatinde bana ulaşabilir.
Ne zaman isterseniz beni arayabilirsiniz.
Her an yağmur yağabilir.
- Yapıcı eleştiri her zaman sıcak karşılamadır.
- Yapıcı eleştiri her zaman beklerim.
Bağımlı değilim. İstediğim zaman bırakabilirim.
Tom istediği zaman beni ziyaret etmeye gelebilir.
Sana bugün ve her gün tüm salakları gülümseyerek uzaklaştırabilme gücü diliyorum.
Burada her an bir şeyler olabilecekmiş düşüncesiyle yaşıyorsun.
Benimle irtibat kurmaktan çekinme.
Eski bisikletini istemiyorsan, onu her zaman birine hediye edebilirsin.
herhangi bir cihaza aktarılabilir, böylece istediğiniz zaman, istediğiniz yerde izleyebilirsiniz.
Benim özel yeteneğim, her zaman, her yerde, herkesle bir arkadaşlık kurabilmemdir.
Tedaviyi reddetme hakkınız her zaman var, ama tercihinizin bu olması durumunda yaşanabilecek olası sonuçlarla ilgili açıklama yapmak durumundayım.