Examples of using "Haaren" in a sentence and their turkish translations:
Tom Mary'nin saçını çekiyor.
- Saçımı çekmeyi bırak.
- Saçımı çekmekten vazgeç!
Uzun saçlı kız Mary'dir.
Kısa saçla hoş görünüyorsun.
Saçına ne yaptı?
Saçımı çekti.
Onu ateşli kırmızı saçlarından tanıdım.
Tom kızıl saçlı biridir.
Tom saçımı çekti.
Hayvanların derisi kıllarla kaplıdır.
Ben uzun saçlı bir kız gördüm.
Elbise onun kırmızı saçlarına güzel gitmiş.
O uzun saçlı kız Judy'dir.
Saçınla ilgili bir şey yapmalısın.
Kız kardeşim saçımı çekti.
Uzun saçlı kız Mary.
Uzun saçlı o kız Judy'dir.
Siyah saçlı güzel bir kız parktaydı.
Uzun saçlı kıza bak.
- Kız kardeşinin saçını çekmeyi bırak.
- Kız kardeşinin saçını çekmeyi durdur.
Bu gerçekçi değil.
Rüzgarın saçlarınla oynamasını seviyorum.
Mary sarı saçları ve mavi gözleriyle güzel bir kızdır.
Bu zoraki görünebilir ama gerçek bir problemdir.
Annem ıslak saçla dışarı çıktığım için nezleye yakalandığımi söyledi.
Mary sarışın saçlı oğlana aşık.