Examples of using "Beute" in a sentence and their turkish translations:
- Hırsızlar ganimeti paylaştılar.
- Hırsızlar ganimeti aralarında paylaştılar.
- Hırsızlar, ganimeti paylaştılar.
Ve daha büyük avlara yeltenebilirler.
...çitalar da av yakalamış.
Av indirmek için en iyi şansı.
Termal görüntüleme avının taze olduğunu gösteriyor.
Ergen bir ayı. Avını indirmiş.
Avcı ve avın şartları eşitleniyor.
Tercih ettiği av, domuz yavrusu.
Onları istismar etmiyorum.
- Hırsızlar, ganimeti paylaştılar.
- Hırsızlar, ganimeti aralarında pay ettiler.
Hırsızlar ganimetlerini böldü.
Farklı bir hedef peşindeler.
...onlara avları üzerinde avantaj sağlar.
bu sefer karınca av değil
Kartal avına doğru dalışa geçti.
İkisini de doyuran avları anne indiriyor.
Avını usulca eritecek sindirim sıvılarıyla dolu bir fıçı.
Böylece avının yerini ölümcül bir nokta atışıyla belirliyor.
- İyice delirdin mi?
- Tamamen mi delirdin?
- Tamamen delirdin mi?
Ama avını görmek için ışığa ihtiyacı var.
Fakat doğru hedefi seçmek tecrübe gerektirir.
Çağrı ne kadar belirgin olursa hedefi bulması o kadar kolay oluyor.
Hepsi burada av indirme peşinde.
Yırtıcılar, avlarını alt etmenin karmaşık yollarını bulmak için evrimleşmek durumunda.
Ama kafaları karışmış ve sürüden ayrı düşmüş olduklarından kolay av oluyorlar.
Kartal, avına daldı.
Tecrübesini konuşturarak bir av indirmesi en büyük ümitleri.
Yavrularını avın yanına götürmesi gerek. Çok da oyalanamaz.
Çok karanlık olursa avlarını göremezler.
Aslan bir darbede avını sona erdirdi.
Güneş batıyor. Fokların avladığı balıklar derinlerden yukarı çıkıyor.
Nedenini daha yeni yeni anlamaya başlıyoruz. Belki de av çekmek içindir.
Her araba,her çuval alabildiğine yemek ve (genellikle) yağmayla doluydu
İyice delirdin mi?
Agresif olmasına rağmen, uzmanlara göre bu sürüngen katil insanları av olarak görmez.
Bu kadar çok av olması burayı ideal bir eğitim alanı yapar. Kendi başının çaresine bakmayı öğrenen bir jaguar için mesela.