Examples of using "Allerliebsten" in a sentence and their turkish translations:
En çok ne pişirmeyi seversin?
Ne pişirmeyi tercih edersiniz?
Okumayı başka her şeyden daha çok sever.
Ne pişirmeyi tercih edersin?
Maria'nın en sevdiği içecek yeşil çaydır.
Şu an en çok nerede olmak isterdin?
Gerçekten yapmak istediğim şey Mary'den boşanmasını istemek.
En çok Tom'u beğenirim, John ikinci en iyidir.
Somon yemek için benim favori balığımdır.
Birçok ülke ziyaret ettim fakat en çok Japonya'yı seviyorum.
Tom en çok Amerikan İngilizcesi dinlemeyi seviyor fakat ayrıca İrlanda İngilizcesinin sesini de seviyor.