Examples of using "Abstreiten" in a sentence and their turkish translations:
Onu inkar edemezsin.
Bunu inkar etmeyeceğim.
Tom her şeyi reddedecek.
Onu inkar etmeyeceğim.
Tom bunu reddedemez.
O gerçek inkar edilemez.
Bu inkar edemeyeceğin bir gerçektir.
Ateşin yandığı gerçeğini kimse inkar edemez.
Onu inkar edemem.
Hiç kimse Leanne'in benim kız arkadaşım olduğu gerçeğini inkar edemez.
Onu inkar edemedim.
Tom bunu artık reddedemez.
Tom Mary'nin onu yapmakla suçladığı şeyi yaptığı gerçeğini inkar edemez.
- Bu inkâr edilemez.
- Bu yadsınamaz.
Ben bunu ne onaylayabilirim ne de inkar edebilirim.
Tom'un söylediğinin doğru olduğunu inkar edemezsin.