Examples of using "Urgence" in a sentence and their turkish translations:
O acil bir durum.
Bu bir acil durum mu?
Bu acil bir durumdur.
Bir acil durumum var.
Acil bir durumdu.
Bunu acil bir durum olarak düşün.
Büyük acil nedir?
Senin acil durumun nedir?
Acele yoktu.
Bir aile krizi yaşadım.
Acil bir durum var.
Acil durum yoktu.
Tom'a bunun acil bir durum olduğunu söyle.
Acil bir durum olduğunu söylemiştin.
Tom bunun bir kriz olduğunu söylüyor.
Acil bir durum değil.
Acil durumunun niteliği nedir?
Acilen bir işe ihtiyacım var.
Acilen bir konuşma yapmak zorunda kaldım.
Bir roman yazmak için ani bir dürtü hissetti.
Acil durum nedir?
Bir insan acil bir durum için her zaman hazır olmak zorundadır.
acil ya da günlük stres olmasına göre değişebilir olarak gösteriliyor.
Acil bir durum için her zaman hazır olmak zorundasın.
Aciliyet yok.
Tom yolda acil durum duruşu yaptı.
Telefonunuzu kullanmamız gerekir. Acil bir durum.