Examples of using "Trouveras" in a sentence and their turkish translations:
Onu bulacaksın.
Ararsan bulursun.
Bir iş bulacaksın.
Bu dersi kolay bulacaksınız.
- Seni ilgilendiren bir şey bulacaksın.
- Sen seni ilgilendiren bir şey bulacaksın.
Bu kitabı çok ilginç bulacaksınız.
Doğru gidin ve istasyonu bulacaksınız.
Bir yol bulacağınızdan eminim.
Kulübede bir tırmık bulacaksınız.
Tavan arasında kim bilir ne bulacağız?
Burada hiçbir şey bulmayacaksınız.
Yarın sabah uyandığınızda, harika bir şey bulacaksınız.
Ne kadar denersen dene, bu alışkanlığı bırakmanın zor olduğunu göreceksin.
Onu orada bulamazsınız.
Bir çözüm bulacaksın, eminim.
Restoranı sağ tarafınızda bulacaksınız.
Sanırım bunu ilginç bulacaksın.
Bu haritayı çok faydalı bulacaksın.
Aradığını bulduğunu umuyorum.
Gökyüzüne bak. Eğer aşağı bakarsan asla gökkuşağını bulamazsın.
Dünyayı araştırabilirsin ama asla Mary'den daha güzel bir kadın daha bulamazsın.
O kitabı kütüphanin tarih bölümünde bulacaksın.
Bundan daha büyük köpek bulamazsın.
Tavan arasında ne bulacağını kim bilir?