Examples of using "Sorti" in a sentence and their turkish translations:
- O dışarı gitti.
- O gitti.
O şimdi dışarda.
O zaten dışarı gitti.
Babam dışarıda.
- Öğle yemeğine çıktım.
- Öğle yemeği için dışarı çıktım.
O, bir yumurta çıkardı.
O bir defter çıkardı.
iPhone 5 dün piyasaya sürüldü.
Henüz bitmedi.
Çöp kutularını dışarı koyduk.
Akşam yemeğine dışarı çıktım.
Dün gece dışarıda mıydın?
O, dizüstü bilgisayarı çıkardı.
Bu oyun dün çıktı.
Sen çöp kutularını çıkardın.
Onlar geldiklerinde ben zaten ayrılmıştım.
Bu sabah dışarı erken çıktım.
Hiç dışarı çıktın mı?
O, ben dışardayken aradı.
Oyunu piyasaya sürdüğümüzde
O yağmurda dışarı gitti.
O, kabuğundan çıktı.
- Tom odadan çıktı.
- Tom odayı terk etti.
Tom saklandığı yerden çıktı.
Bundan iyi bir şey çıkmadı.
Muammer Kaddafi sağ salim kurtuldu.
Bir yürüyüş yaptırmak için onu çıkardım.
Giyindi ve çıktı.
Ben arkadaşlarımla dışarı çıktım.
Onlar yeni bir albüm çıkardı.
Tom pencereden çıktı.
Kedi sepetten çıktı.
Arkadaşımla dışarı çıktım.
Tom enkazdan yara almadan kurtuldu.
Tom temiz hava almak için dışarı çıktı.
Hakikaten de geldi
Maru emekleyerek masanın altından geçti.
Bay Tanabe şimdi dışarıda.
Ben geçen Pazar dışarı çıkmadım.
Üzgünüm babam dışarıda.
Kaçtı.
Tüm köy onları karşılamaya çıktı.
O, yemek yemek için dışarı gitti.
Bu kabus dışı bir şey gibiydi.
Yardım almak için dışarıya çıktım.
Mary kurabiyeleri fırından çıkardı.
Turtaları fırından çıkardım zaten.
Artık hayatınızdan tamamen gitti.
Tom sigara içmek için dışarı çıktı.
Dün gece dışarı çıktın mı?
Maggie Gyllenhaal "Sherrybaby" bunu DVD olarak yayınladık,
Arkasından Google Video'yu da çıkardı.
Dışarıya çıkınca soğuktan tir tir titredim.
O, birkaç dakika önce dışarı çıktı.
Onu yapmayacağına bahse girerim.
O, bir acemi için iyi yaptı.
Çok soğuk olmasına rağmen, dışarı çıktım.
Liseden mezun olduğum için çok mutluyum.
Dün gece bir pizza için dışarı çıktık.
Mary'yle üç yıl flört ettim.
Mary silahını aldı ve onu vurdu.
Sanırım Tom, Mary ile çıkardı.
Tom silahını çekti ve ateş etti.
Sana bahsettiğim film vizyona girdi.
Arka kapıdan dışarı çıktım.
Tom Cumartesi akşamı kız arkadaşını dışarı çıkardı.
O, mendilini çıkardı.
Ben dışardayken Tom telefon etti mi?
Bir yolunu bulup kendini kurtardı.
Hapishaneden tünel kazarak çıktı.
- Yeni pişmiş ekmeğin kokusunu severim.
- Fırından yeni çıkmış ekmeğin kokusunu seviyorum.
Babam dışarıda ama annem evde.
Bu mektup sen yokken geldi.
Ben zarfı açtım ve bir mektup çıkardım.
Artanını ona bıraktım ve dışarı çıktım.
Dışarı çıktın mı?
Dün aradığında çıkmıştım ben.
çıktı ve tekrar dünyada hüküm sürdü
Evin sarsılmasını hissederek dışarıya koştum.
Tom bir saat önce okuldan ayrıldı.
Dışarı çıkar çıkmaz yağmur yağmaya başladı.
Fena değildi.
Ben bisikletle dışarı gittim.
Sudan çıktım.
Kim ararsa arasın, ona dışarıda olduğumu söyle.
Şimdi bu film zaten çıktı, ve ben de aktris falan değilim.
Babam dışarıda. Ona sizi geri aramasını söyleyeyim mi?
O, pencereden çıktı.
Ben yataktan kalktım ve iyi bir gerindim.
Ben banyodan çıktıktan sonra benim yara iltihaplandı.
Yağmur yağmasına rağmen dışarı çıktım.
Son zamanlarda dışarıda çok yemek yemiyorum.
Bu sabah çok tembeldim ve dışarı çıkmadım.
Evi terk ettim.
Geç saatlere kadar dışarda kalmayacağıma sana söz veriyorum.