Examples of using "Pull" in a sentence and their turkish translations:
Sarı kazağımı çok severim.
Onun kazağı gri.
Tom bir kazak örüyor.
O, kazağını giydi.
Bu kazağı sevmiyorum.
Bu kazak hakkında ne düşünüyorsun?
Kazağını yıkıyor.
Ben bir yün kazak satın aldım.
Annem benim için bir kazak ördü.
Bu mavi kazak çok güzel.
Bu kazağı deneyin.
O kırmızı kazağın içinde hoş görünüyorsun.
O kazağını ters yüz giydi.
Kazağını ters giyiyorsun.
Gök mavisi bir kazağı var.
Tom bugün mavi renkli bir kazak giyiyor.
Bu kazak elle yapıldı.
Bu kazak benim için çok dar.
O, bir kazak örüyor.
Tom seninle aynı kazağa sahip.
Babasına bir kazak ördü.
Annem benim için bir kazak yaptı.
Ne kadar çok soğuk olursa, o kadar çok bir kazak isterim.
Bir kazak arıyorum.
Galiba bu kırmızı kazağı giyeceğim.
Kazağını ters giyiyorsun.
Ceketinin altına bir kazak giysen iyi olur.
Sıcaklamıyor musun? Neden kazağını çıkarmıyorsun?
O, kazağını giydi.
Öğrenciler öğretmenin kazağını ters giydiğini gördüklerinde alçak sesle güldüler.
- Neden bir kazak giyiyorsun?
- Neden bir kazak giyiyorsunuz?
Şu anda bu tür tüm kazaklar bitti. Onları Tokyo'daki ana mağazadan sipariş edeceğiz.