Examples of using "Pressa" in a sentence and their turkish translations:
O ona baskı yapmadı.
O ona istifa etmesi için baskı yaptı.
O ona baskı yapmadı.
O beni duvara karşı bastırdı.
O, ona iş yapması için ısrar etti.
Kulağını duvara dayadı.
Tom burnunu pencereye dayadı.
O, tüpten diş macunu sıktı.
Treni kaçırmamak için acele etti.
Mary, arkadaşlarıyla dışarı çıkmasına izin vermeleri için annesini ve babasını zorladı.
Bob TV programını izlemek için acele ile eve gitti.
O, ona işini bırakması için baskı yaptı.
O, ona bir açıklama için baskı yapmadı.