Examples of using "Magie" in a sentence and their turkish translations:
Büyülü bir tuş yok.
Büyü mü? Hayır.
Bu sihirdir.
Büyüye inanır mısın?
O mucize gibi geliyor.
Bu sorun sanki sihirle ortadan kayboldu.
Gerçekten de büyüleyici bir an.
Büyülerde tırnak kullanılabilirdi
- İşte sihir burada gerçekleşiyor.
- İşte mucize burada başlıyor.
Tom birkaç sihirli hileler bilir.
Sihir burada, bu kamera sisteminde oluyor.
matematiğe olan merak teşvik edici olacak
Ender görülen büyüleyici bir an bu.
Sihirli bir numara görmek ister misin?
Sihire inanmam.
İkisinin arasındaki denge büyünün yattığı yer
büyülü bir şeye tanık olmuşsunuz gibi geliyor.
Ama bu sadece sihirle alakalı değil.
asıl sihir kağıt üzerinde olmuyor.
Havada sihir asılı.
O beni sihirli numaralarla etkiledi.
Bazı insanlar, bilim, din ve sihir üçlüsüne inanırlar.
Ona büyü yapacağım ve bir kurbağaya çevireceğim.
Büyü ve canavarlar hayal ürünüdürler.
Büyü, ilkel toplumda önemli bir rol oynar.
Onlara biraz büyü göstererek çocukları eğlendirdi.
Sihir numaraları bu durumu incelemek için oldukça etkili bir araç
sihir numaralarını kullanarak dikkat, algı, aldatma ve özgür irade gibi
Göklere sihir hâkimdir. Güneş'in saçtığı elektronlar Dünya'yı bombardımana tutar.
Pisagorun gizemli yoluna ve rakamların gizli büyüsüne sık sık hayran olurum.
Hah, senin 'yasak büyüler'in bana karşı işlemeyecek!
Ümit; bir saat önce bitirdiğin çikolatalı çörek kutusunun sihirle tekrar dolup dolmadığını kontrol etmek için çılgın bir adam gibi birdenbire mutfağa doğru koştuğundadır.