Translation of "Magie" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Magie" in a sentence and their turkish translations:

Aucune magie.

Büyülü bir tuş yok.

De la magie ? Non.

Büyü mü? Hayır.

C'est de la magie.

Bu sihirdir.

Crois-tu en la magie ?

Büyüye inanır mısın?

Ça marche comme par magie.

O mucize gibi geliyor.

- Le problème a disparu comme par magie.
- Le problème disparut comme par magie.

Bu sorun sanki sihirle ortadan kayboldu.

C'est un véritable tour de magie.

Gerçekten de büyüleyici bir an.

Ongle a été utilisé en magie

Büyülerde tırnak kullanılabilirdi

C'est là que la magie opère.

- İşte sihir burada gerçekleşiyor.
- İşte mucize burada başlıyor.

Tom connaît quelques tours de magie.

Tom birkaç sihirli hileler bilir.

La magie se produit dans cette caméra.

Sihir burada, bu kamera sisteminde oluyor.

La magie des maths sera la motivation

matematiğe olan merak teşvik edici olacak

Dans un moment de magie rarement observé.

Ender görülen büyüleyici bir an bu.

Veux-tu voir un tour de magie ?

Sihirli bir numara görmek ister misin?

Je ne crois pas à la magie.

Sihire inanmam.

La magie se trouve dans l'équilibre des deux

İkisinin arasındaki denge büyünün yattığı yer

C'est comme assister à un tour de magie.

büyülü bir şeye tanık olmuşsunuz gibi geliyor.

Mais, il ne s'agit pas seulement de magie.

Ama bu sadece sihirle alakalı değil.

La vraie magie n'a pas lieu sur papier.

asıl sihir kağıt üzerinde olmuyor.

Il y a de la magie dans l'air.

Havada sihir asılı.

Il m'a impressionné avec ses tours de magie.

O beni sihirli numaralarla etkiledi.

Certains croient en la triade : science, religion et magie.

Bazı insanlar, bilim, din ve sihir üçlüsüne inanırlar.

J'emploierai la magie contre lui et le changerai en grenouille.

Ona büyü yapacağım ve bir kurbağaya çevireceğim.

La magie et les monstres sont les fruits de l'imagination.

Büyü ve canavarlar hayal ürünüdürler.

La magie joue un rôle important dans les sociétés primitives.

Büyü, ilkel toplumda önemli bir rol oynar.

Il divertissait les enfants en leur montrant de la magie.

Onlara biraz büyü göstererek çocukları eğlendirdi.

Les tours de magie fournissent un outil efficace pour étudier ces sujets,

Sihir numaraları bu durumu incelemek için oldukça etkili bir araç

Mais où nous utilisons des tours de magie pour étudier les processus psychologiques

sihir numaralarını kullanarak dikkat, algı, aldatma ve özgür irade gibi

Les cieux réservent leur lot de magie. Les électrons du Soleil frappent la Terre.

Göklere sihir hâkimdir. Güneş'in saçtığı elektronlar Dünya'yı bombardımana tutar.

J'ai souvent admiré la voie mystique de Pythagore, et la Magie secrète des nombres.

Pisagorun gizemli yoluna ve rakamların gizli büyüsüne sık sık hayran olurum.

Ah, ta magie noire ou je ne sais quoi ne fonctionnera pas avec moi !

Hah, senin 'yasak büyüler'in bana karşı işlemeyecek!

L'espoir, c'est quand tu cours soudainement à la cuisine comme un fou pour vérifier que la boîte de gâteaux au chocolat que tu as finie une heure plus tôt s'est comme par magie remplie à nouveau.

Ümit; bir saat önce bitirdiğin çikolatalı çörek kutusunun sihirle tekrar dolup dolmadığını kontrol etmek için çılgın bir adam gibi birdenbire mutfağa doğru koştuğundadır.