Translation of "Utilisé" in Turkish

0.017 sec.

Examples of using "Utilisé" in a sentence and their turkish translations:

- As-tu utilisé une capote ?
- As-tu utilisé un préservatif ?
- Avez-vous utilisé une capote ?
- Avez-vous utilisé un préservatif ?

Prezervatif kullandın mı?

J'ai utilisé des images.

resimlerle başladım.

- A-t-il utilisé une capote ?
- A-t-il utilisé un préservatif ?

O, prezervatif kullandı mı?

Ils ont utilisé activement ici

burayı aktif şekilde kullandılar

Utilisé à des fins commerciales

İş amaçlı kullanılıyordu

Il a utilisé sa tête.

O, kafasını kullandı.

Elle a utilisé sa tête.

Kafasını kullandı.

As-tu utilisé un préservatif ?

Kondom kullandın mı?

Il m'a utilisé comme cobaye.

O beni bir kobay gibi kullandı.

Ils ont utilisé cette table.

Onlar bu masayı kullandılar.

Mais j'ai utilisé le terme compétence

Ama, ben yetenek sözcüğünü kullanıyorum

Ongle a été utilisé en magie

Büyülerde tırnak kullanılabilirdi

Utilisé intelligemment, l'argent peut faire beaucoup.

Akıllıca kullanılırsa, para çok işe yarar.

Je l'ai utilisé seulement une fois.

Onu sadece bir kez kullandım.

Je n'ai pas beaucoup utilisé ceci.

- Bunu çok kullanmadım.
- Bunu çok fazla kullanmadım.

Pourquoi ne l'as-tu pas utilisé ?

- Neden onu kullanmadın?
- Neden onu kullanmadınız?

Avez-vous utilisé mon appareil photo ?

Benim kameramı kullandınız mı?

Nous avons utilisé presque tout l'argent.

Biz hemen hemen tüm parayı kullandık.

Ça ne peut plus être utilisé.

Bu artık kullanılamaz.

- Avez-vous utilisé mon appareil photo ?
- Est-ce que tu as utilisé mon appareil photo ?

- Benim kameramı kullandınız mı?
- Benim fotoğraf makinemi mi kullandın?
- Benim fotoğraf makinemi kullandın mı?

Ça peut être utilisé comme un couteau.

O bir bıçak olarak kullanılabilir.

Tracy n'avait jamais utilisé des baguettes auparavant.

Tracy daha önce yemek çubuklarını hiç kullanmamıştı.

Ce mot n'est pas utilisé comme ça.

Bu kelime öyle kullanılmaz.

Il a utilisé son parapluie comme arme.

- O, şemsiyesini bir silah olarak kullandı.
- Şemsiyesini silah olarak kullandı.

Ce brise-bouche était utilisé dans les lamentations.

Bu ağız kopuzu ise ağıtlarda kullanılırdı daha çok

Le soufre est utilisé pour confectionner des allumettes.

Sülfür kibrit yapmak için kullanılır.

Il a utilisé l'argent pour payer ses dettes.

O, borçların ödenmesi için paraya başvurdu.

Jusqu'à maintenant, je n'ai jamais utilisé de hache.

Şimdiye kadar hiç balta kullanmadım.

L'EPO peut être utilisé en tant qu'agent dopant.

Eritropoietin kan doping ajanı olarak da kullanılabilir.

Le fer est le métal le plus utilisé.

Demir en yaygın olarak kullanılan metaldir.

- Tout ce que tu dis peut être utilisé contre toi.
- Tout ce que vous dites peut être utilisé contre vous.

Söylediğiniz her şey size karşı kullanılabilir.

Une étude sur le langage utilisé dans les journaux

Haberlerdeki pozitif ve negatif duygu sözcüklerinin bir tablosu

Utilisé comme atout par les politiciens pendant des années

yıllarca siyasiler tarafından koz olarak kullanıldı

Ils ont utilisé un appareil photo à haute vitesse.

Onlar yüksek hızlı bir kamera kullandılar.

- Tom a utilisé sa tête.
- Tom utilisait sa tête.

Tom başını kullandı.

On a utilisé un marteau pour casser la fenêtre.

Pencereyi kırmak için bir çekiç kullanıldı.

Connaissez-vous quelqu'un qui n'a jamais utilisé de dentifrice ?

Hiç diş macunu kullanmayan birini tanıyor musun?

Le tofu peut être utilisé pour remplacer la viande.

Tofu et yerine kullanılabilir.

- Il a utilisé le dictionnaire.
- Il utilisa le dictionnaire.

O, sözlüğü kullandı.

Il ne comprend pas l'argot utilisé par les jeunes.

- O, gençler tarafından kullanılan kelimeleri anlamıyor.
- Gençlerin kullandığı argoyu anlamıyor.

J'étais très contente que Fiona ait utilisé sa main droite

Bense Fiona sağ elini kullanmaya başladığında gerçekten mutluydum,

Vous savez, il y a un terme beaucoup utilisé aujourd'hui

Hani günümüzde çok kullanılan bir terim var ya

Elle a utilisé un chiffon humide pour essuyer la poussière.

Tozu silmek için nemli bir bez kullandı.

Windows est le système d'exploitation le plus utilisé au monde.

- Dünyada en çok kullanılan işletim sistemi Windows'tur.
- Windows dünyada en çok kullanılan işletim sistemidir.

- Ce mot n'est plu usité.
- Le mot n'est plus utilisé.

Kelime artık kullanılmıyor.

La police a utilisé un bélier pour défoncer la porte.

Polis kapıyı kırmak için koçbaşı kullandı.

L'hydroxyde de sodium est utilisé dans la fabrication des savons.

Sodyum hidroksit sabun yapımında kullanılır.

- Je me suis senti utilisé.
- Je me suis sentie utilisée.

Kendimi kullanılmış hissettim.

S'il y a longtemps que vous n'avez plus utilisé une information,

O bilgi parçasına son erişilmesinin üzerinden uzun zaman geçti

Je n'ai jamais utilisé Zoom à ce jour. Jusqu'aux jours corona

Zoom u bugüne kadar ben hiç kullanmadım. Korona günlerine kadar

Ils ont également utilisé de la dolomite et du granit radioactif

aynı zamanda dolomit ve aynı zamanda radyoaktif granit kullanmışlar

Elle a utilisé de la margarine à la place du beurre.

O, tereyağ yerine margarin sürdü.

Le plombier a utilisé de nombreux outils pour réparer notre évier.

Tesisatçı bizim lavaboyu tamir etmek için birçok alet kullandı.

Le voleur a utilisé un tournevis pour s'introduire dans la voiture.

- Hırsız arabaya zorla girmek için bir tornavida kullandı.
- Hırsız arabaya girmek için bir tornavida kullandı.

L'uranium doit être enrichi avant d'être utilisé dans les armes nucléaires.

Uranyum, nükleer silahlarda kullanılmadan önce zenginleştirilmiş olmak zorunda.

- Je n'ai jamais utilisé de scie à métaux avant. Tu pourrais me montrer ?
- Je n'ai jamais utilisé de scie à métaux avant. Pourriez-vous me montrer ?

Daha önce hiç demir testeresi kullanmadım. Nasıl kullanacağımı bana gösterir misin?

En Chine, Internet n'est encore utilisé que par 56% de la population.

Çin'de hala sadece nüfusun %56'sına ulaşabilmiş halde.

La valeur des pièces de monnaie dépendaient du poids du métal utilisé.

Paraların değeri kullanılan metalin ağırlığına bağlıydı.

- Je ne veux pas être utilisé.
- Je ne veux pas être utilisée.

Kullanılmak istemiyorum.

J'ai besoin de plus d'exemples pour comprendre comment le mot est utilisé.

Kelimenin nasıl kullanıldığını anlamak için daha fazla örneğe ihtiyacım var.

Ils ont utilisé du quartz en pramite pour garder les cadavres plus forts

cesetlerin daha sağlam kalabilmesi için pramitte kuartz kullanmışlar

Montrons maintenant comment ce lemme peut être utilisé pour démontrer notre théorème principal.

Şimdi, bu yardımcı önermenin nasıl ana önermemizi kanıtlamak için kullanılabileceğini gösteriyoruz.

On a séjourné dans des hôtels bon marché, on a utilisé les transports locaux.

ucuz otellerde kalarak, yerel ulaşımı kullanarak.

- Il a utilisé une fausse carte d'identité.
- Il s'est servi d'une fausse carte d'identité.

O sahte bir kimlik kartı kullanıyordu.

Ça pourrait prendre des années avant que ce pont soit prêt à être utilisé.

Bu köprünün kullanıma hazır hale gelmesi yıllar sürebilir.

Vous pouvez être certain que l'argent que vous verserez sera utilisé à bon escient.

Onlara verdiğin paranın değerlendirileceğinden emin olabilirsin.

J'ai utilisé Twitter, mais j'ai ensuite trouvé ça ennuyeux alors j'ai arrêté de l'utiliser.

Twitter'ı kullanırdım, fakat sonra onu sıkıcı biraz buldum, bu yüzden onu kullanmayı durdurdum.

Il n'est pas faux d'utiliser à nouveau un lieu utilisé comme mosquée pendant 600 ans

600 yıl cami olarak kullanılan bir yerin tekrar cami olarak kullanılması yanlış değil

Rappelez-vous la boule de feu? Nous avons utilisé le ballon chasseur dans le quartier

hatırlar mısınız yakar topu? Mahallede yakar top oynardık

- J'ai utilisé mon imagination.
- J'ai employé mon imagination.
- Je me suis servi de mon imagination.

Ben hayal gücümü kullandım.

Je ne me souviens pas du mot de passe que j'ai utilisé pour ce site.

Bu web sitesi için kullandığım şifreyi hatırlamıyorum.

- Il a utilisé des pigeons dans son expérience.
- Il utilisa des pigeons dans son expérience.

Deneyinde güvercinleri kullandı.

Le lendemain matin, Hanno a utilisé la fumée pour signaler Hannibal commence à traverser le Rhône.

Ertesi sabah Hanno Rhone'u geçmesi için dumanla Hannibal'e sinyal verdi.

Encore une fois, c'est quelque chose qui n'est pas beaucoup utilisé autre que les musulmans turcs.

Yine Türk müslümanları dışında çok kullanılmayan birşeydir

Mais le mortier utilisé par les anciens Égyptiens peut transporter des millions de tonnes de poids

fakat eski mısırlıların kullandığı harç milyonlarca ton ağırlığı bile taşıyabiliyor

Un pic est un outil à long manche utilisé pour entamer les surfaces de sol dur.

Bir kazma sert zemin yüzeyleri parçalamak için kullanılan uzun saplı bir araçtır.

- Je l'ai reçu en cadeau de mariage mais ne l'ai jamais utilisé.
- Je l'ai reçue en cadeau de mariage mais ne l'ai jamais utilisée.
- J'ai reçu ceci en cadeau de mariage mais ne l'ai jamais utilisé.

Ben bunu bir düğün hediyesi olarak aldım ama ben hiç kullanmadım.

Au cours de ces guerres, un capitaine vénitien nommé Marco Polo a été fait prisonnier… et a utilisé

Bu savaşlarda Venedikli kaptan Marco Polo esir alınmıştı ve

Le braquage de banque est souvent utilisé par les groupes armés comme un moyen pour obtenir de l'argent.

Banka soygunu, bir nevi para elde etmek için genellikle silahlı gruplar tarafından yapılır.

Afin de complètement comprendre comment un mot est utilisé, son emploi est nécessaire dans de nombreux contextes différents.

Bir kelimenin nasıl kullanıldığını tam olarak anlamak için, onun birçok farklı içeriklerde kullanılması gerekir.

Un motel ressemble à un hôtel, mais c'est plus petit et utilisé principalement par des gens qui voyagent en voiture.

Bir motel, otel gibidir, yalnızca daha küçüktür ve çoğunlukla arabayla seyahat eden kişiler tarafından kullanılır.

- Nous utilisâmes un tonneau en guise de table de fortune.
- Nous avons utilisé un tonneau en guise de table de fortune.

Bir geçici masa için bir varil kullandık.

C'est un vocable utilisé pour décrire le réchauffement de la Terre, dû à des quantités croissantes de dioxyde de carbone dans l'atmosphère.

O, atmosferdeki karbon dioksit miktarlarının artmasından dolayı Dünyanın ısınmasını tanımlamak için kullanılan bir terimdir.

- Les Khmers Rouges ont souvent utilisé des paraboles pour justifier leurs actions contradictoires.
- Les Khmers Rouges utilisaient souvent des paraboles pour justifier leurs actions contradictoires.

Kızıl Kmerler çelişkili eylemlerini meşrulaştırmak için genellikle meseller kullanır.

- Avez-vous déjà partagé des aiguilles lorsque vous utilisiez des drogues intraveineuses ?
- As-tu déjà partagé des aiguilles lorsque tu as utilisé des drogues intraveineuses ?

Damar yoluyla uyuşturucu kullanırken başkalarıyla ortak iğne kullanmış mıydınız?

- Quand avez-vous pris de l'héroïne ou de la méthadone pour la dernière fois ?
- Quand as-tu utilisé de l'héroïne ou de la méthadone pour la dernière fois ?

En son ne zaman eroin ya da metadon kullandınız?

La monnaie française était le franc, et son symbole "F". Bien qu'il ne soit plus en usage en France, le franc est encore utilisé dans les anciennes colonies françaises, comme la Guinée.

Fransa'nın para birimi franktı ve sembolü "₣" idi. Frank Fransa'da artık kullanılmıyor ama Gine gibi bazı eski Fransız kolonilerinde hâlâ kullanılmaktadır.