Examples of using "Coûté" in a sentence and their turkish translations:
Bu hiçbir şeye mal olmadı.
Kaça mal oldu?
Biletler sana kaça mal oldu?
Bize kaça mal oldu?
Biletler kaça mal oldu?
Bu bize pahalıya patladı.
Onun bana kaça mal olduğunu tahmin et.
O bana bir servete mal oldu.
- Bana on dolara mal oldu.
- O, bana 10 dolara mal oldu.
O arabanın bana ne kadara mal olduğunu biliyor musun?
O kaça mal oldu?
Neredeyse hayatıma mal oldu.
Bu gözlük kaç paraydı?
Bu araba bana bir servete mal oldu.
Bu şapka bana on dolara mal oldu.
- Bu ona hayatını kaybettirdi.
- Bu onun hayatına mal oldu.
Yeni bilgisayarınız ne kadardı?
Onun bana ne kadara mâl olduğunu biliyor musun?
Kötü İngilizcem bana işime mal oldu.
O skandal onun şöhretine mal oldu.
Neredeyse onun hayatına mal oldu.
Bu saat, 70.000 yene mal oldu.
Bu saat bana on bin yene mal oldu.
Bunun hepsi kaça mal oldu?
Bu uzun vadede bana çok pahalıya mal oldu.
Konu bana birçok uykusuz gecelere mal oldu.
Arabamı tamir ettirmem bana bir servete mal oldu.
Onu geri almak ona 5,000 paunda mal oldu.
Saatimi tamir ettirmem 50 dolara mal oldu.
Uçak kazası 200 kişinin hayatına mal oldu.
Bisikleti tamir ettirmek bana bin yene mal oldu.
Arabamı tamir ettirmek bana üç yüz dolara mal oldu.
Bisikletimi tamir etmek 5,000 yen'e mal oldu.
O, hediyenin kaça mal olduğunu söylemek istemiyor.
Yeni bir ev inşa etmek bana çok paraya mal oldu.
Of ya, arabamı tamir ettirmek bana iki yüz kâğıda mal oldu.
kullanımı ile birinci tabanı oluşturmak için çaba mal
O elmas yüzük, bir servete mal oldu.
Tom'un akşam yemeği için yediği pahalıya mal olmadı.
Ben yarısını ödemek istediğim için yemeğin ne kadar olduğunu bilmek istiyorum.
Enfekte bir yarasadan düşen bir muzu yiyen bir domuzdan kaynaklanan bir solunum virüsü
Arabayı tamir etmek çok paraya mal oldu.
Kardeşim kullanılmış bir araba satın aldı, bu yüzden çok pahalı değildi.