Examples of using "Aînée" in a sentence and their turkish translations:
O, benim ablam.
Onun büyük kızı evlidir.
Benim ablam nişanlandı.
Onun ablasını gerçekten çok seviyorum.
- Ablam yazmada iyidir.
- Ablam daktilo ile yazmada iyidir.
Benim ablam çok yetenekli bir şarkıcı.
Ama ablam gayet iyi yüzebilir.
Ablam her gün koşuya gider.
Tom'un Mary adında büyük bir kız kardeşi var.
O benim annem değil aksine benim en büyük ablam.
O benim annem değil fakat en büyük ablamdır.
Büyük kız kardeşim her sabah duş alır.
O, ablası kadar güzel değil.
Dikkat, bilgeliğin büyük kızıdır.
En büyük kız "şeker istiyorum" diyerek birdenbire konuştu.
Tom'un en büyük kızı henüz evli değil.
O, yaklaşık olarak büyük kız kardeşimle aynı yaşta.
O bana göre altı yıl kıdemli.
Onun ablası benim ağabeyimden daha yaşlıdır.
Benden daha yaşlı olduğunu düşünüyordum.