Examples of using "Päätä" in a sentence and their turkish translations:
Bu sizin kararınız, ama çabuk olun!
- İstediğini yap.
- Keyfin bilir.
Hemen bir karar verseniz iyi edersiniz.
Kendi kararını ver.
...ve onunla başını yakalarız.
...ve onunla başını yakalarız.
- Tom kedinin başını okşadı.
- Tom kedinin kafasını okşadı.
Karar sizin, ama çabuk olun, hava soğuk!
Karar sizin ama acele edin, burası çok sıcak.
Bu zor bir karar, bu yüzden akıllıca bir karar verin.
Halsiz hissediyorum ve başım zonkluyor.
Başın ağrıyorsa dinlenmek zordur.
Bir elin nesi var, iki elin sesi var.
Çabuk olun ve oraya en hızlı şekilde nasıl gideceğimize karar verin.
Yılanlar için ne derler bilirsiniz, eğer başını kontrol ederseniz gövdeyi de kontrol edersiniz.
Tom hiç ara vermeden üç saat piyano çaldı.
Onu kuyruğundan mı yakalayalım, başından mı?
Tamam, sopayla başını tutmamı istiyorsunuz demek?
Tamam, sopayla başını tutmamı istiyorsunuz demek?
...ve onunla başını yakalarız. Unutmayın, başı her zaman tehlikeli olan kısmıdır.
Eğer iyi bir adam olmaya karar vermezsen, o zaman iyi bir kadın bulamayacaksın.
Bunu iki şekilde yapabiliriz. Ya bir sopa kullanır... ...ve onunla başını yakalarız.
Bunu iki şekilde yapabiliriz. Ya bir sopa kullanır... ...ve onunla başını yakalarız.