Examples of using "Lastensa" in a sentence and their turkish translations:
Tom çocuklarının velayetini kaybetti.
Ebeveynler genellikle kendi çocuklarının geleceği hakkında endişelidirler.
Çocuklarıyla sadece Fince konuşurlar.
Bazı anne-babalar, çocuklarının ders kitaplarındaki çıplak resimler hakkında şikâyette bulundu.
Hepsi değilse de, çoğu ebeveynler çocuklarının iyi olmasını isterler.
Tom çocuklarının günde bir saatten daha fazla televizyon izlemelerine izin vermez.
Tom, işten eve dönünce çocuklarıyla oynayıp boğuşmaya bayılır.
Tom, anne ve babasının kendisine yapmış olduğu hataları kendi çocuklarına yapmamak konusunda kararlıydı.