Translation of "Transportation" in Turkish

We need transportation.

- Bizim ulaşıma ihtiyacımız var.
- Bizim taşımacılığa ihtiyacımız var.

"They don't have transportation."

“Ulaşım imkânları yok.”

We were denied transportation.

- Biz ulaşımdan yoksun bırakıldık.
- Biz ulaşımdan mahrum edildik.

Transportation has been arranged.

Ulaşım düzenlendi.

Tom uses public transportation.

Tom toplu taşıma kullanıyor.

Do they have transportation?

Onların ulaşımı var mı?

Make transportation easier for everyone.

ulaşımı herkes için kolaylaştırıyor.

The city's transportation system disintegrated.

Kentin ulaşım sistemi dağıldı.

Efficient transportation from Brazil to China;

Brazilya'dan Çin'e hızlı ve verimli ulaşım;

With the acceleration of transportation recently

yakın tarihte ulaşımın hızlanmasıyla

In transportation, they leave chemical traces.

ulaşımda ise kimyasal izler bırakıyorlar

We have no means of transportation.

Taşımacılık araçlarımız yok.

All big cities have transportation problems.

Bütün büyük şehirlerin ulaşım sorunları var.

Maybe new medicines, new modes of transportation,

belki yeni ilaçlar, yepyeni ulaşım araçları

So if the transportation was much slower

yani aslında ulaşım çok daha yavaş olmuş olsaydı

This place isn't convenient for public transportation.

Bu yer, toplu taşıma araçları için uygun değildir.

The public transportation system runs like clockwork.

Toplu taşıma sistemi saat gibi çalışır.

There is no public transportation around here.

Buralarda hiç toplu taşıma yoktur.

What form of transportation did you use?

Ulaşımın hangi türünü kullandın?

This place isn't convenient to public transportation.

Bu yer toplu taşıma için uygun değildir.

Bicycles are a healthier form of transportation.

Bisikletler daha sağlıklı bir ulaşım şeklidir.

A massive flood paralyzed the local transportation network.

Muazzam bir sel yerel ulaşım ağı felç etti.

The massive flood paralyzed the local transportation network.

Kütlesel sel, yerel ulaşım ağını felç etti.

I've arranged transportation for us back to Boston.

Boston'a geri dönmemiz için ulaşımı düzenledim.

The transportation in this city is very convenient.

Bu şehirdeki ulaşım araçları çok pratik.

I use it after getting on public transportation.

Toplu taşımaya bindikten sonra kullanıyorum.

- I know you can rely on him for transportation.
- I know that you can rely on him for transportation.

Ulaşım için ona güvenebileceğinizi biliyorum.

The transportation system in that city is quite good.

Şehirdeki ulaşım sistemi oldukça iyi.

I've heard you've had a hard time with transportation.

Ulaşım sıkıntısı yaşadığınızı duymuştum.

- Public transport is only quicker than private transport in urban areas.
- Public transportation is only faster than private transportation in urban areas.

Kentsel alanlarda toplu taşıma sadece özel ulaşımdan daha hızlıdır.

Do you know how to get there by public transportation?

Toplu taşıma ile oraya nasıl gideceğini biliyor musun?

In the desert, camels are more important than cars for transportation.

Çölde, ulaşım için develer arabalardan daha önemlidir.

It's a pain in the neck to get there by public transportation.

Toplu taşıma aracı ile oraya gitmek can sıkıcı.

Because of modern communication and transportation systems, the world is getting smaller.

Modern iletişim ve ulaşım sistemleri sayesinde dünya küçülüyor.

Bicycles are a form of transportation that provides exercise and does not emit pollution.

Bisikletler egzersiz sağlayan ve kirliliği yaymayan bir ulaştırma şeklidir.

A typhoon hit Tokyo on Wednesday with strong winds and heavy rains stopping public transportation.

Bir tayfun kuvvetli rüzgarlarla ve toplu taşıma araçlarını durduran şiddetli yağmurlarla çarşamba günü Tokyo'yu vurdu.

A car, a bicycle, an airplane, a boat, and a train are all means of transportation.

Bir araba, bir bisiklet, bir uçak, bir tekne ve bir tren tümü ulaştırma araçlarıdır.