Examples of using "Stammer" in a sentence and their turkish translations:
Kekeleme!
Yeni çocuğun sinirsel bir kekemeliği vardı.
Onunla konuşmaya çalıştığımda, ben her zaman kekelemekten ya da aptalca bir şey yapmaktan daha fazlasını yapamayacak kadar kendimi çok utangaç buldum.