Translation of "Sharply" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Sharply" in a sentence and their turkish translations:

Tom exhaled sharply.

Tom keskin üfledi.

Unemployment rose sharply.

İşsizlik hızla artmıştır.

The bus stopped sharply.

- Otobüs dakikası dakikasına durdu.
- Otobüs tam vaktinde durdu.

Stock prices fell sharply.

Hisse senedi fiyatları keskin bir şekilde düştü.

Both stocks rose sharply.

Her iki hissede de sert bir yükseliş oldu.

She pinched my arm sharply.

O, koluma keskince bir çimdik attı.

Tom looked at Mary sharply.

Tom hızla Mary'ye baktı.

Gold futures were sharply higher.

Altın vadeli işlemleri hızla yükseldi.

It contrasts sharply with its surroundings.

Çevresi ile keskin bir tezat oluşturuyor.

Why has the birthrate declined so sharply?

Doğum oranı neden bu kadar keskin şekilde düştü?

Corporate earnings in the first quarter improved sharply.

Şirket kazançları ilk çeyrekte keskin şekilde gelişti.

Hideo turned the steering wheel sharply to avoid the bicyclist.

Hideo bisikletliden kaçınmak için direksiyonu hızlıca çevirdi.

The road bends sharply to the right at this point.

Yol bu noktada sağa doğru keskin virajlı.

Public opinion has been sharply divided into supporters and opponents.

Kamuoyu, destekçiler ve muhalifler olarak keskin bir şekilde bölündü.

The plane turned sharply to the right just before it crashed.

- Uçak parçalanmadan az önce, keskin bir şekilde sağa döndü.
- Uçak gürültüyle yere çakılmadan hemen önce, keskin bir şekilde sağa döndü.

The plane rose sharply before leveling off as it left the coast.

Uçak sahilden ayrılırken düz uçuşa geçmeden önce hızla yükseldi.

"I believe you are telling me a falsehood, Anne," she said sharply. "I know you are."

"Bana bir yalan söylüyor olduğuna inanıyorum, Anne" dedi keskin bir biçimde. "Senin yalan söylediğini biliyorum."