Examples of using "Rug" in a sentence and their turkish translations:
Halıyı silkeleyelim.
Güzel bir halı.
Bu halıdan nefret ediyorum.
Bu halı el yapımı.
Tom bir halı aldı.
Lütfen ilk önce halıyı temizle.
Utanmadan yalan söylüyorsun.
Tom bir İran halısı satın aldı.
Tom bir ipek halı satın aldı.
Bu halı temizlendi.
Biz kilimi sardık.
Yeni bir kilime ihtiyacımız var.
Tom kilime oturdu.
- Tom Türk halısı aldı.
- Tom bir kilim aldı.
Kedi halının üstünde.
Bu kilimin örneği güzelmiş.
Seccadesini topladı.
Tom ve Mary el yapımı bir halı aldı.
Anneannemin yeşil bir seccadesi vardı.
- Sami Fazıl'a bir seccade verdi.
- Sami Fazıl'a bir seccade hediye etti.
Masamın altına bir kilim koydum.
Tom bir halı üzerinde yüzükoyun uzanıyor.
Tom halıyı eski raketiyle dövdü.
Sen sadece hayat sorunlarını halının altına süpürüyorsun.
Zemin tamamen büyük bir halı ile kaplıydı
Kurbanın vücudu halı üzerinde yüzü aşağıya bakacak şekilde yatıyordu.
Bu oda için yeni bir halı satın almamız gerekiyor.
Oda için yeni bir halı almak zorundayım.
Bu oda için yeni bir halı satın almak zorundayız.
Yarına kadar karılarınızdan her birine bir kilim dokutun.
Bu halı, tüm zemini kaplayacak kadar büyük.
Gün boyunca halıyı iade etmek için Ikea'ya gittim.
Halı yapmak için ihtiyacın olan gerekli şeyler var mı?
Halı almadan önce odayı ölçmek zorunda kalacağız.
Mary mutfak zeminini paspaslarken Tom halıyı temizliyordu.
Kahretsin, ben sadece yeni bir halı aldım ve kedi zaten onun üstüne kustu.
Tibetli kilim dokumacıları geleneksel tasarımlar ve düğümler kullanır. Dolayısıyla onların kilimleri basit, doğal bir görünüme sahiptir.