Examples of using "Oriental" in a sentence and their turkish translations:
şark bülbülü
Eliza oryantal değil.
Ben doğu çömlekçiliği ile ilgileniyorum.
Belki de çirkin bulduğu için bir doğu halısına kusan
Oriental Hotel'da kalmayı planlıyor.
O, oryantal sanatında birazcık uzmandır.
Budizm makalesi, Doğu dinlerine olan ilgimi yeniden canlandırdı.
(Seslendirme: Atatürk'e göre bu fes Türkiye'nin oryantal kaderciliğini ve cehaletini simgeliyordu ve onu ortadan kaldırdı.)