Translation of "Laws" in Turkish

0.013 sec.

Examples of using "Laws" in a sentence and their turkish translations:

- They hate laws.
- They hate the laws.

Onlar yasalardan nefret eder.

Laws are necessary.

Yasalar gereklidir.

- I didn't break any laws.
- I haven't broken any laws.

Ben yasaları çiğnemedim.

- Tom didn't break any laws.
- Tom hasn't broken any laws.

Tom kanunları çiğnemedi.

Laws should be respected.

Kanunlara saygı duyulmalıdır.

I hate the laws.

Yasalardan nefret ediyorum.

Are all laws just?

- Tüm kanunlar adil midir?
- Tüm yasalar adil midir?
- Bütün yasalar adil mi?

Tom broke numerous laws.

Tom sayısız kanunu çiğnedi.

What laws were broken?

Hangi yasalar ihlal edildi?

The laws have changed.

Yasalar değişti.

They hate the laws.

Onlar yasalardan nefret ediyor.

New people, new laws.

Yeni insanlar, yeni yasalar.

New laws are needed.

Yeni kanunlar gerekli değil.

Unlike the laws of physics,

fizik kanunlarının aksine

laws such as civil law

medeni kanun gibi yasalar

With good laws and customs.

iyi yasalar ve gümrüklerle.

They have strong immigration laws.

oldukça katı göç yasalarına sahipler.

We should always obey laws.

Biz her zaman yasalara itaat etmeliyiz.

He ignored the existing laws.

O mevcut yasaları görmezden geldi.

You gotta obey the laws.

Yasalara uymalısın.

We're not breaking any laws.

Herhangi bir yasayı ihlal etmiyoruz.

One must respect the laws.

Biri yasalara saygı göstermelidir.

Did you break any laws?

Hiç yasaları çiğnedin mi?

Not all laws are just.

- Tüm yasalar adil değildir.
- Tüm kanunlar adil değildir.

These laws need to change.

- Bu kanunların değişmesi lazım.
- Bu yasaların değişmesi gerekiyor.

Tom hasn't broken any laws.

Tom yasaları çiğnemedi.

I didn't break any laws.

Ben herhangi bir yasayı çiğnemedim.

We need stricter gun laws.

Bizim sıkı silah yasalarına ihtiyacımız var.

Laws ought to be fair.

Yasalar adil olmalı.

Many states have similar laws.

Pek çok devletin benzer yasaları vardır.

Our laws have been violated.

Yasalarımız ihlal edildi.

I haven't broken any laws.

Hiçbir kuralı çiğnemedim.

Moreover they just applied the laws

üstelik kanunları uyguladılar sadece

But those laws don't work anymore.

Ama bu yasalar artık işlemiyor.

Many countries have laws prohibiting smoking.

Birçok ülkenin sigara içilmesini yasaklayan yasaları var.

A good citizen obeys the laws.

İyi bir vatandaş yasalara uyar.

The revolution has its own laws.

Devrimin kendi yasaları vardır.

We should obey the traffic laws.

Trafik yasalarına uymamız gerekir.

Laws may not contradict the constitution.

Kanunlar anayasaya aykırı olamazlar.

You should obey all traffic laws.

Tüm trafik yasalarına uymalısınız.

He lives according to God's laws.

O, Allah'ın kanunlarına göre yaşıyor.

The more laws, the more offenders.

Yasalar ne kadar çoksa, suçlular da o kadar çoktur.

We need to obey the laws.

Kanunlara uymalıyız.

Nature never breaks her own laws.

Doğa kendi kanunlarını asla çiğnemez.

- I don't think I've broken any laws.
- I don't think that I've broken any laws.

Hiçbir yasayı ihlal ettiğimi sanmıyorum.

The laws of economics are a choice.

ekonomi kanunları bir seçimdir.

The scientist tried to discover Nature's laws.

Bilimci doğa yasalarını bulmaya çalıştı.

To obey the laws is everyone's duty.

Kanunlara uymak herkesin vazifesi.

They defied the laws of the king.

Onlar kralın yasalarına meydan okudular.

Many countries have strict laws against drugs.

Çoğu ülkede uyuşturucu konusunda sert yasalar vardır.

You have to abide by the laws.

Yasalara uymak zorundasın.

Tom is one of my in-laws.

- Tom benim üveylerimden biridir.
- Tom kaynım olur.

He discovered the three laws of physics.

O, üç fizik kanununu keşfetti.

The United States Congress makes the laws.

Amerika Birleşik Devletleri Kongresi yasaları yapar.

The laws were very difficult to enforce.

Yasaları uygulamak çok zordu.

Tom gets along with his in-laws.

Tom eşinin ailesi ile iyi geçinir.

As long as you abide by the laws.

her zaman koruyacağını düşünürsünüz.

It's just the laws of supply and demand.

Bu sadece arz-talep kuralı.

The new laws sowed the seeds of revolution.

Yeni yasalar devrimin tohumlarını ekti.

We are subject to the laws of nature.

Biz doğanın kanunlarına tabiyiz.

Nuclear power is stymied by the new laws.

Nükleer güç yeni yasalar tarafından engellenmektedir.

Erdogan began removing Ataturk’s secular laws more aggressively.

Erdoğan, Atatürk’ün laik yasalarını daha agresif bir şekilde ortadan kaldırmaya başladı.

America has strict laws to protect human rights.

Amerika'da insan haklarını korumak için katı yasalar vardır.

His in-laws live in the United States.

Onun kaynı Amerika Birleşik Devletlerinde yaşıyor.

You can't go against the laws of nature.

Doğanın yasalarına karşı gelemezsiniz.

Laws are there to protect people from themselves.

Yasalar insanları kendilerinden korumak için vardır.

Judges on the Supreme Court interpret the laws.

Yüksek mahkeme yargıçları kanunları yorumlarlar.

Everything is subject to the laws of nature.

- Her şey doğanın kurallarına tabidir.
- Her şey tabiat kanunlarına tabidir.

They believed it violated the laws of God.

Onun, Allah'ın yasalarını ihlal ettiğine inanıyorlardı.

Tom didn't think he was violating any laws.

Tom yasaları ihlal ettiğini düşünmüyordu.

He launched modern physics by his laws of motion,

Hareket yasalarıyla modern fiziği başlattı

Now these laws are mostly aimed at Central Americans

Şimdi, bu yasaların çoğu Orta Amerikalı kişileri

Because it's purely the laws of physics at work.

çünkü konu tamamen fizik kurallarından ibaret.

And they all run on the fundamental physical laws

Ayrıca hepsi, mutfakta yumurta, çay bardakları,

You should obey the traffic laws when you drive.

Araba sürerken trafik kurallarına uymamız gerekiyor.

A number of countries have strict laws against drugs.

Birçok ülkenin uyuşturuculara karşı sıkı yasaları vardır.

The telescopes which we use today work with Newton’s laws.

Bugün hala kullandığımız teleskoplar Newton prensibiyle çalışır.

The traffic laws are only a suggestion in this country.

Trafik yasaları bu ülkede sadece bir öneridir.

The Melbourne police raided the bookstore for violating censorship laws.

Melbourne polisi sansür yasalarını ihlal ettiği için kitapçıya baskın düzenledi.

Laws to prevent computer crimes were enacted in the USA.

Bilgisayar suçları önlemek için yasalar ABD'de yürürlüğe girdi.

Laws differ from state to state in the United States.

Yasalar ABD'de eyaletten eyalete değişiklik göstermektedir.

They had to promise to obey the laws of Mexico.

Meksika yasalarına uymak için söz vermek zorunda kaldılar.

So we passed these strict laws to stop that from happening.

Bunun yaşanmasını önlemek için bu katı yasaları koyduk.

The state comes in and regulates all that activity through laws.

devlet araya girer ve bu hareketi kanunlarla düzenler.

They are in favor of the reform of the tax laws.

Onlar vergi yasalarının reformundan yana.

There are still many stupid laws that are on the books.

Kitaplarda hâlâ birçok aptalca yasalar var.

- You must observe the law.
- You have to abide by the laws.

Yasalara uymak zorundasın.

I think that some companies should be fined for violating privacy laws.

Bazı firmalara gizlilik yasalarını ihlal ettiği için para cezası verilmesi gerektiğini düşünüyorum.

There are a number of laws necessary for the protection of animals.

Hayvanları korumak için gerekli birkaç yasa vardır.

While the laws on this issue have been the same for 85 years

85 yıldır bu konudaki yasalar aynıyken

Regulations - almost laws - which, as you can imagine, are always focused on promoting

kendi düzenlemeleri, neredeyse kanunları bile var. Ve tahmin edebileceğiniz gibi bunlar iş etkinliğini

I think the police should enforce the laws that are on the books.

Polisin kitaplarda olan yasaları uygulaması gerektiğini düşünüyorum.

The Code of Hammurabi is one of the world's most ancient code of laws.

Hammurabi kodu dünyanın en eski yasa kodlarından biridir.

The orbiting of Earth around the Sun obeys to many complicated laws of physics.

Dünya'nın güneş çevresindeki yörüngesindeki hareketi birçok karmaşık fizik yasasına uyar.

See firsthand what happens when you have transparent laws and a good framework for companies.

şeffaf yasalar yaptığınızda ve şirketler için düzgün bir çatı oluşturduğunuzda ne olduğunu görebiliyor.

For instance, their urban development laws are way more open and free than in the rest

Örneğin, şehircilik yasaları Londra'nın geri kalanından daha açık ve serbest.

Laws are like cobwebs, which may catch small flies, but let wasps and hornets break through.

Yasalar örümcek ağı gibidir, küçük sinekleri yakalayabilirler fakat yaban arısı ve eşek arılarının geçmesine izin verirler.

A company that is far from institutionalized, has only its own laws and is closed to outside.

Kurumsallıktan uzak,sadece kendi yasaları olan,dışarıya kapalı bir şirket.

By private insurance. And the regional governments have a lot to say when it comes to laws and

özel sigortalar tarafından veriliyor. Ve bölgesel yönetimlerin sıra düzenlemelere gelince daha çok