Examples of using "Geography" in a sentence and their turkish translations:
Coğrafya öğretiyorum.
Coğrafyada iyidir.
O, coğrafyayı ve tarihi sever.
Ben coğrafyada zayıfım.
Tarihi, coğrafyaya tercih ederim.
Coğrafya ve tarihi severim.
Ben coğrafya ve tarihi seviyorum.
Magdalena coğrafyaya meraklıdır.
Tom'un coğrafyası iyi.
coğrafyanın değil de değerlerin
Bir harita bizim coğrafya çalışmamıza yardım eder.
Onun coğrafya bilgisi yetersizdir.
Coğrafya hakkında çok şey bilmiyorum.
Tom, coğrafya, fen ve tarihten hoşlanır.
Tom coğrafya ve tarih derslerine de girer.
Tom coğrafyada iyidir, değil mi?
Tom coğrafya ve jeoloji arasındaki farkı bilmiyor.
Bu şehrin coğrafyası bana tanıdık.
Coğrafya öğrencisi isen, sürekli harita kullanmalısın.
Fizik ve matematiği seviyorum, biyoloji ve coğrafyayı sevmem.
Plan ise İtalyan yarımadasının coğrafik yapısını avantaj olarak kullanmak
Ben lisede iken benim sevdiğim dersler coğrafya ve tarihti.