Examples of using "Frustration" in a sentence and their turkish translations:
kızgınlık
Onun hayal kırıklığını anlıyorum.
hayal kırıklığı ve yılgınlıktır.
Senin hayal kırıklığını anlıyorum.
Hüsran vardı.
Tom'un hayal kırıklığını anlıyorum.
Hayal kırıklığını anlıyorum.
Hayal kırıklığı seviyeleri yüksektir.
Onun hayal kırıklığını anlıyorum.
- Tom öfkesini gizleyemedi.
- Tom öfkesini saklayamadı.
Tom'un hüsranını anlayabilirim.
Senin hayal kırıklığını tamamen anlıyorum.
Ben sadece hayal kırıklığımı dışa vuruyorum.
Tom'un düşük bir düş kırıklığı toleransı vardır.
Ben sadece hayal kırıklığımı dışa vuruyordum.
Hayal kırıklığına uğrayan Kral Sigismund, askeri konsey talep etti.
Leyla'nın anne ve babasına olan hayal kırıklığı nefrete dönüştü.
bu hayal kırıklığı ve korku alanını itip ilerlemek,
ki biz bu bölgeye "korku bölgesi" ya da "yılgınlık bölgesi" diyoruz,
Hepimiz biliyoruz ki, düş kırıklığı, işsizlik ve dini aşırılık eklendiğinde, bunun