Examples of using "Framed" in a sentence and their turkish translations:
Tom çerçevelenmiştir.
Uydurmuştum.
Bize yalan yere suç yüklendi.
Tom'a komplo kurdum.
Resmi çerçevelettim.
O, cinayet yüzünden hapse atılmıştır.
Tom'a cinayet için komplo kuruldu.
- Tom iftiraya uğradığını söylüyor.
- Tom kendisine çamur atıldığını söylüyor.
- Tom kendisine komplo kurulduğunu söylüyor.
Tom resmini çerçeveletti.
Avukatları Tom'a komplo kurulduğunu söylüyor.
biraz daha farklı bir şekilde çerçevelendi.
Duvarda çerçeveli birkaç resim vardı.
Tom polise kendine komplo kurulduğunu söyledi.
Patentlerin hepsini çerçeveletip evin duvarlarına astık.
Caddede aldığı resmi çerçeveletti.
Ailemin bir çerçeveli fotoğrafı masamın üstünde asılı.
Geçen hafta aldığım tabloları çerçeveledin mi?
Tom fotoğrafı çerçeveledi ve onu yatağın üzerine astı.
Tom şömine rafından çerçeveli resmi aldı ve ona daha yakından baktı.
Geçenlerde annen ile birlikte Boston'da çekildiğiniz o fotoğrafı çerçeveletmelisin.