Examples of using "Disguise" in a sentence and their turkish translations:
Tom kılığını çıkardı.
Her işte bir hayır vardır.
Üzgün gözleri gizleyemezsin.
Tom el yazısını gizlemeye çalıştı.
Tom sesini değiştirmeye çalıştı.
Sami kılık değiştirmiş bir şeytandı.
O hislerini gizlemez.
doktor olarak kılık değiştirmeyi planlıyorum.
Tom, aslında hepimizin Tanrı'nın büründüğü suretlerden ibaret olduğumuzu anlamıyor.
Bob maskeli olmasına karşın, ben onu bir bakışta tanıdım.
- Kirli çocuğun kılık değiştirmiş bir prens olduğu ortaya çıktı.
- Üstü başı kirli çocuğun kılık değiştirmiş bir prens olduğu ortaya çıktı.
O bir bekçi kılığında bankaya girdi.
Entelektüel karşıtlık, çoğunlukla "elitizm"'i eleştirmenin kılık değiştirmesiyle ifade edilir.
O, övgünün kılık değiştirmiş bir hiciv olduğunu fark etmedi.
Bob kılık değiştirmiş olsa da görür görmez tanıdım.