Examples of using "Dictionaries" in a sentence and their turkish translations:
Onların iki sözlüğü var.
Bütün sözlükler hata içerir.
Senin üç sözlüğün var.
İki dilli sözlüklere izin verilir.
Tom'un üç Fransızca sözlüğü var.
Ben tüm olası sözlüklere danıştım.
Tom'un iki tane Fransızca sözlüğü var.
Onun beşten fazla sözlüğü var.
Biz Pfirsichbaeumchen'den Almanca sözlükleri ödünç alırız.
Çocukların sözlüklerinde resimler var.
Cep sözlüklerinin modası geçmiş.
Bu sözlükler markette.
Üç tane Fransızca-İngilizce sözlüğüm var.
- Kaç tane sözlüğün var?
- Kaç tane sözlüğe sahipsin?
O sözlüklerin ikisi de benim.
Bu sözlüklerin herhangi birini kullanabilirsin.
Bu çevirmenin kaç tane sözlüğü var?
Hiç İngilizce Japonca sözlüğün var mı?
Bu dilin az sayıda sözlükleri var.
Bu dilin sözlükleri yok.
Yarın sözlüklerimizi derse getirmemiz gerekiyor mu?
Kalemler, defterler, sözlükler vesaire satın aldı.
Sözlüklerde "m.n." eril isim için kısaltmadır.
Sözlüklerden hazır bahsetmişken, benim çeşitli sözlüklerden istifade etmişliğim var.
İngilizce öğrenenler İngilizce sözlükler olmadan yapamazlar.
Bu, sahip olduğum en iyi sözlüklerden biridir.
Bakabildiğim kadar sözlüğe baktım.
O senin sahip olduğunun üç katı kadar çok sözlüğe sahiptir.
- Bu dün sana bahsettiğim sözlüklerden biri.
- Bu, sana dün bahsettiğim sözlüklerden biri.
Sözlükler bilmediğiniz sözcükleri aramak için kullanılır.
Sözlüklerini kullanma alışkanlığı oluşturmaya gayret etmelisin.
yeni kelime ve ifadeleri konuşmalarınıza dahil edebilmek için
Bir yabancı dil öğrenirken sözlükleri iyi kullanmalıyız.
Belki bugün bize sözlükleri nasıl kullanacağımız hakkında birkaç ipucu verebilirsin.
Yeni başlayanlar için tavsiye ettiğin herhangi İspanyolca-İngilizce sözlükler var mı?