Examples of using "Consul" in a sentence and their turkish translations:
Lütfen konsolosun hakkında bir şey söyleme.
Yardımcı Konsül'ü Gnaeus Servilius Geminus ise Ariminium'da konuşlanmış durumda.
Bunun yerine eski konsül Marcus Minucius Rufus'u kendisine verdiler.
Planları konsül Publius Cornelius Scipio'yu Hannibal'i karşılaması için İberya'ya göndermekti.
karşı kazandığı büyük zaferde önemli bir rol oynadı
Fransa'nın yeni Birinci Konsolosu Napolyon Bonaparte'a yazdığı raporda Masséna, "Yargı
Nasıl kurtarıldığıyla ilgili ilk söylenegelen, Liguryalı bir kölenin Romalı Konsülü kurtardığı.
Belçikalı konsolosu bizi ülkesinin büyükelçiliğine yakın bir restoranda çaya davet etti.