Examples of using "Instead" in a sentence and their turkish translations:
Onun yerine...
ekonomi üzerinden yapacağız.
Onun yerine Tom'a sor.
Onun yerine bunu dene.
Onun yerine onlara sor.
Onun yerine ona sor.
Onun yerine ona sor.
- Onun yerine ne yapardık?
- Onun yerine ne yapacaktık?
Onun yerine ne önerirsin?
Onun yerine Fransızca konuşabilir miyiz?
ve herkese fikirleri yerine
ve şunları söyledi:
bunun yerine hafif süvari alayına
Onun yerine kart oynayalım.
- Sohbet yerine çalışın!
- Konuşmak yerine çalışın!
Onun yerine bunu yapalım.
Konuşmak yerine hareket edin.
Gevezelik edeceğine çevir!
Onun yerine evde kalacağım.
Onun yerine bunu yapmaya karar verdim.
Babasının yerine o gitti.
ve sessiz kalıyoruz.
Bunun yerine size
caddeler yerine yürüyüş alanları
çocuklara cesur erkek ya da
korumak adına,
Onun yerine Fransızca konuşabilir miyiz?
Onun yerine Fransızca konuşabilir miyiz?
Onun yerine ne yapardın?
Yerine onu ister misiniz?
- Yerine bir iPhone satın alacağım.
- Onun yerine iPhone alacağım.
Onun yerine bir bisiklet aldım.
Mary'nin yerine Tom gitti.
Onun yerine ne önerirsin?
Onun yerine ne yaptın?
Onun yerine ne yapmalıyım?
Onun yerine ne yapacaktık?
Onun yerine ne istersin?
Tom onun yerine ne yaptı?
Onun yerine ne yapmalıyız?
Onun yerine Boston'a gidelim.
ve bunun yerine büyük inovasyona geçersiniz.
Dayanıklılık uzmanı olmak yerine,
Bunun yerine şunları sormalıyız:
Ve o düzensiz hamle yerine...
Mary'nin yerine oraya Tom gitti.
Pamuk yerine fıstık ektik.
Yağmur duracağı yerde arttı.
Başla selamlama yerine tokalaştılar.
Çocuk gülmek yerine ağlar.
O, şeker yerine bal kullanır.
Fransızca yerine Rusça öğrendik.
O şeker yerine bal aldı.
Çalışmak yerine TV izledim.
Tom John yerine Mary'yi aradı.
O şeker yerine bal alır.
Tom şeker yerine bal kullanır.
Almanca yerine Fransızca öğrendim.
Onun yerine kitaplar okumalısın.
Para yerine zaman istiyorum.
Oraya benim yerime o gitti.
Onun yerine, size yardım edebilirim.
Tom'a onun yerine onu yaptırdım.
Onun yerine, arabayı iade edebilir miyim?
Çocuk güleceği yerde ağlıyor.
Tom kendisi yerine Mary'yi suçladı.
Onun yerine pazartesi günü gelebilirsin.
Buraya posta gönderme yerine Twitter'ı kullan.
Sirke yerine limon suyu kullan.
Süt yerine kahve içerim.
Bunun yerine, 10 dakika gülün
Tom benim yerime oraya gitti.
TV izleme yerine dışarıda oynayın.
Tom babasının yerine gitti.
Tereyağı yerine margarin kullandım.
Benim yerime ona söyleyin lütfen. ( O = Kadınlar için o )
Tom tereyağı yerine margarin kullandı.
Onun yerine bunu yapmaya karar verdim.
fiilen Fransızca işlendiğine bağlı.
O ihtiyarlar gibi para biriktirmek
yok olmalarını öylece durup izlemek çok kolay.
kullanmak yerine ya siz de araştırın
Aksine, Londra 3 milyon daha fazla nüfusa sahip.
Süt yerine şarap içer misin?
TV izlemek yerine iskâmbil oynayalım.
Daha az kazalar yerine daha çok kazalar var.
Benim yerime bunu yapar mısın?
Babasının yerine oraya o gitti.
Şikayet etme yerine belki yardımcı olmalısın.
Onun yerine onu pazartesi günü yapabilir miyiz?
Kahve yerine çay almayı tercih ederim.
Tom onun yerine başka bir süpermarkete gitmeyi önerdi.
Onun yerine, erkek kardeşim tutuklandı.
Burada yeme yerine eve gidelim.
Patates kızartması yerine soğan halkaları alacağım.
Eve dönme yerine bizimle birlikte gel.