Examples of using "Canceled" in a sentence and their turkish translations:
Onlar iptal etti.
Tom iptal etti.
Kim iptal etti?
Ben iptal ettim.
Uçuşun iptal edildi.
Onu iptal ettim.
İptal edilmişti.
Sizin uçuşunuz iptal edildi.
Tom randevusunu iptal etti.
Tom'un uçuşu iptal edildi.
Uçuşunuz iptal edildi.
Konser iptal edildi.
Uçuşumuz iptal edildi.
Maç iptal edildi.
Ben bağış toplama etkinliğini iptal ettim.
Tom gezisini iptal etti.
Tatiller iptal ediliyor.
Görev iptal edildi.
Tom'un gidişi iptal edildi.
Siparişi iptal ettim.
- Randevuyu iptal ettim.
- Görüşmeyi iptal ettim.
Sami asla hiçbir şeyi iptal etmedi.
Tom partisini iptal etti.
Tom siparişini iptal etti.
Meclis oturumu iptal edildi.
- Otel rezervasyonumu iptal ettirdim.
- Otel rezervasyonumu iptal ettim.
İş gezim iptal edildi.
Toplantı iptal edildi.
Tom, partisini iptal etti.
Siparişiniz iptal edildi.
Tom otel rezervasyonunu iptal etti.
Birkaç uçuş iptal edildi.
Gazete teslimatını iptal ettim.
Tom gezisini iptal etti.
Patron toplantıyı iptal etti.
- Kıyı ruhsatı iptal edildi.
- Kara izinleri iptal edildi.
Onunla olan bir buluşmayı iptal ettim.
Oyun muhtemelen iptal edilecek.
Tsunami alarmı iptal edildi.
Okul kar yağışı nedeniyle iptal edildi.
En sevdiğim TV programı iptal edildi.
Tom bugün benimle öğle yemeğini iptal etti.
Tom Mary ile olan randevusunu iptal etti.
Boston'a olan gezimi iptal ettim.
- Tom'un favori televizyon programı iptal edildi.
- Tom'un en beğendiği televizyon programı yayından kaldırılmış.
Toplantının iptal edildiğini düşündüm.
Daha önce bir randevuyu hiç iptal etmedi.
Piknik yağmur dolayısıyla iptal edildi.
Benim çocuk bakıcım son dakikada iptal etti.
Tom için yapılan parti iptal edildi.
Toplantının iptal edildiğini düşündüm.
Okul fırtına nedeniyle iptal edildi.
Piknik yağmur nedeniyle iptal edildi.
Tom Mary'yi aradı ve randevularını iptal etti.
Tom, Mary'yi ziyaret etme planlarını iptal etti.
Tom'un görüşmesi son dakikada iptal edildi.
Maç yağmur yüzünden iptal edildi.
Tom ve Mary randevularını iptal ettiler.
- Tom ve Mary randevularını iptal ettiler.
- Tom ve Mary buluşmalarını iptal ettiler.
Tom'un favori TV programı iptal edildi.
Tom bana gezinin iptal edildiğini söyledi.
Üzgünüm, dün geceki randevumuzu iptal ettim.
- Toplantı iptal edildi.
- Toplantı olmayacak.
Acil bir işten dolayı randevumu iptal ettim.
Toplantı iptal edildi.
Tayfun nedeniyle görüşme iptal edildi.
Yağmur nedeniyle toplantı iptal edildi.
Sürücü ehliyetini iptal ettirmişsin diye duydum.
Son anda randevuyu iptal etti.
Osaka'ya son uçak iptal edildi.
Onlar festivali iptal ettiler.
Maç son dakikada iptal edildi.
Düğün son dakikada iptal edildi.
Tom son anda randevusunu iptal etti.
Bugünkü top oyununun iptal edilmeyeceğini umuyorum.
Benim dersim iptal edildi.
Uçuş iptal oldu.
Uçuşum iptal edildi.
Öğleden sonra sınıflarımızın hepsi iptal edildi.
Tom'a bugünkü toplantının iptal edildiğini söyledim.
Ders fırtına nedeniyle iptal edildi.
Toplantıya katılma randevusunu iptal etti.
Tayfun nedeniyle birçok uçuş iptal edildi.
Şiddetli yağmur nedeniyle, oyun iptal edildi.
Tom, pikniğin neden iptal edildiğini bilmiyor.
Tom son dakikada gezisini iptal etti.
Kötü havadan dolayı oyun iptal edildi.
- Berbat fırtına nedeniyle seyahat iptal edildi.
- Şiddetli fırtına sebebiyle seyahat iptal edildi.
- Şiddetli fırtına sebebiyle gezi iptal edildi.
Maç şiddetli yağmur nedeniyle iptal edildi.
Yarın yağmur yağarsa gezi iptal edilecek.
Gezimiz yoğun kar yağışı nedeniyle iptal edildi.
Onların o Caz Festivalini iptal ettiklerini duydunuz mu?
Gezi, korkunç bir fırtına nedeniyle iptal edildi.
Uçuş yoğun sis yüzünden iptal edildi.
Fırtına nedeniyle birçok uçuş iptal edildi.