Translation of "Biased" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Biased" in a sentence and their turkish translations:

You're biased.

Sen önyargılısın.

I'm biased.

Ben önyargılıyım.

- Tom seems biased.
- Tom seems to be biased.

Tom önyargılı görünüyor.

- Tom seemed to be biased.
- Tom seemed biased.

Tom önyargılı görünüyordu.

I'm not biased.

Ben önyargılı değilim.

Tom seems biased.

Tom önyargılı görünüyor.

Are you biased?

Sen önyargılı mısın?

Tom was biased.

Tom ön yargılıydı.

Tom seemed biased.

Tom önyargılı görünüyordu.

- I know that I'm biased.
- I know I'm biased.

Ben önyargılı olduğumu biliyorum.

- Tom may be biased.
- Tom might be biased.
- Tom may be prejudiced.
- Tom could be biased.

Tom önyargılı olabilir.

Not necessarily biased, actually

yanlış olmadığı gibi bir gereklilik aslında

He's biased against Christianity.

O, Hristiyanlığa karşı ön yargılı.

The study is biased.

Çalışma önyargılı.

- We're biased.
- We're prejudiced.

Biz ön yargılıyız.

Is Fox News biased?

Fox Haber ön yargılı mı?

Tom is totally biased.

Tom tamamen önyargılı.

Tom is very biased.

Tom çok önyargılı.

I may be biased.

Önyargılı olabilirim.

- I think Tom is biased.
- I think that Tom is biased.

Tom'un önyargılı olduğunu düşünüyorum.

- I don't think I'm biased.
- I don't think that I'm biased.

Önyargılı olduğumu sanmıyorum.

- I wonder if Tom is biased.
- I wonder whether Tom is biased.

Tom'un taraflı olup olmadığını merak ediyorum.

I'm pretty sure Tom's biased.

Tom'un ön yargılı olduğundan oldukça eminim.

This is a biased article.

- Bu önyargılı bir makale.
- Bu taraflı bir makale.

The question is somewhat biased.

Soru biraz önyargılı.

Tom is biased, isn't he?

Tom önyargılı, değil mi?

- I think Tom would be biased.
- I think that Tom would be biased.

Tom'un önyargılı olacağını düşünüyorum.

- I know I may be biased.
- I know that I may be biased.

Biliyorum. Önyargılı olabilirim.

- Are you prejudiced?
- Are you biased?

Sen önyargılı mısın?

Tom isn't likely to be biased.

Tom'un önyargılı olması muhtemel değil.

Tom is likely to be biased.

Tom muhtemelen önyargılı olacak.

Tom isn't biased, but Mary is.

Tom ön yargılı değil ama Mary öyle.

Tom is biased, but Mary isn't.

Tom önyargılı ama Mary değil.

She admitted that she was biased.

Önyargılı olduğunu itiraf etti.

- I suspect Tom and Mary are biased.
- I suspect that Tom and Mary are biased.

Tom ve Mary'nin önyargılı olduğundan şüpheleniyorum.

- I think Tom and Mary aren't biased.
- I think that Tom and Mary aren't biased.

Bence Tom ve Mary önyargılı değil.

- Tom told me that he thought Mary was biased.
- Tom told me he thought Mary was biased.
- Tom told me he thought that Mary was biased.
- Tom told me that he thought that Mary was biased.

Tom bana Mary'nin önyargılı olduğunu düşündüğünü söyledi.

Maybe that makes me a bit biased,

Belki bu beni biraz taraflı yapıyor

- Tom is biased.
- Tom is a bigot.

Tom ön yargılıdır.

I know I have a biased opinion.

Önyargılı bir fikrim olduğunu biliyorum.

I wonder why Tom thinks you're biased.

Tom'un neden senin önyargılı olduğunu düşündüğünü merak ediyorum.

Do you really think Tom is biased?

Gerçekten Tom'un önyargılı olduğunu düşünüyor musun?

I hope Tom and Mary aren't biased.

Umarım Tom ve Mary önyargılı değildir.

I think Tom and Mary are biased.

Tom ve Mary'nin önyargılı olduğunu düşünüyorum.

- Tom said Mary was likely to be biased.
- Tom said that Mary was likely to be biased.

Tom Mary'nin muhtemelen önyargılı olduğunu söyledi.

I think that Tom and Mary aren't biased.

Tom ve Mary'nin önyargılı olmadığını düşünüyorum.

I think that Tom is biased against me.

- Sanırım Tom bana karşı ön yargılı.
- Tom'un bana karşı ön yargısı var galiba.

Tom told Mary that he thought she was biased.

Tom Mary'ye önyargılı olduğunu düşündüğünü söyledi.

We think our boy is brilliant. Of course, we might be biased.

Oğlumuzun çok parlak olduğunu düşünüyoruz. Elbette ki önyargıyla böyle düşünüyor olabiliriz.

- Tom told Mary that he didn't think John was biased.
- Tom told Mary that he thought John unbiased.
- Tom told Mary that he thought John wasn't biased.

Tom Mary'ye John'un tarafsız düşündüğünü söyledi.

- I suspect Tom and Mary are prejudiced.
- I suspect that Tom and Mary are prejudiced.
- I suspect that Tom and Mary are biased.

Tom ve Mary'nin önyargılı olduğundan şüpheleniyorum.

- I wonder if Tom is prejudiced.
- I wonder whether Tom is prejudiced.
- I wonder whether Tom is prejudiced or not.
- I wonder whether Tom is biased or not.

Tom'un önyargılı olup olmadığını merak ediyorum.