Examples of using "Becoming" in a sentence and their turkish translations:
hüsrana
Zengin olmak, yoksul olmanın karşıtıdır.
.
Sen tedirgin oluyorsun.
Ben unutkan oluyorum.
Başkan olduktan hemen sonra, Sierra Leone'nin
Trump'ın başkan olması gibi
havacılığın yıkılmaz gücü haline geldi
Sen tembelleşiyorsun!
İnsanlar daha akıllı oluyor mu?
Kabalaşıyorsunuz!
Bu çok tehlikeli oluyor.
Meseleler daha da kötüleşiyor.
Bu bir sorun haline geliyor.
O sabırsızlaşıyordu.
Tom sabırsız oluyordu.
Tom sabırsız oluyor.
Daha popüler hale geliyor.
ve açık ve şeffaf davranarak yaptık.
Gökyüzü bulutlanıyor.
Günler daha kısa oluyor.
Bir öğretmen olduğuma pişmanım.
Denizci olmayı düşünüyor.
Ben gerçek bir erkek oluyorum.
Tom daha sofistike oluyor.
Babamın saçları ağarıyor.
Öğretmenler daha önemli hale geliyorlar.
Bu gerçekten, gerçekten popüler oluyor.
Hava yolculuğu tehlikeli oluyor mu?
Posta ücreti çok pahalı oluyor.
Tom bir sorun haline geliyor.
Muhalefet daha belirgin oluyor.
Hava soğuyor.
Gürültü kulakları sağır edici hale geliyor.
Emeklilik endişe haline geliyor
Avrupa artık bir ABD kolonisi oluyor.
gün geçtikçe ucuzluyor.
bu yüzden insanlar için ise ölümcül hale geliyor
Tekstil süpergücü oluyorlar.
O hasta olmaktan korkuyor.
Justin Bieber baba mı oluyor?
Boşanma bugünlerde daha yaygın oluyor.
Bir hemşire olduğunu hayal etti.
Sen bir milyoner olmayı hayal ediyorsun.
Çıplak yoga gittikçe daha popüler hale geliyor.
Tom ünlü olmakla ilgilenmiyor.
Onun sağlığı giderek daha iyi hale gelmektedir.
Uluslararası durum önemli hâle geliyor.
Okyanus daha fazla asidik hale gelmektedir.
O ünlü bir şarkıcı oluyordu.
O bir balerin olmayı hayal etti.
Tom bir keşiş olmaktan bahsetti.
Öğretmen olmayı hayal ediyorum.
Onun adı yaygın olarak biliniyordu.
Tom bir milyoner olmayı hayal ediyor.
Ben vejetaryen oluyorum sanırım.
Düzenli bağışçı olmayı düşünür müydünüz?
dünyanın en görkemli başkentlerinden biri oldu.
Bir astronot olmayı hayal ediyor.
Günden güne hava gittikçe ısınıyor.
- Tom çok ama çok korkmuş bir hale geliyordu.
- Tom gittikçe daha çok korkuyordu.
Tom başarılı bir iş adamı olmayı hayal etti.
Servet gittikçe daha konsantre oluyor.
Çok yorgun olduğumdan dolayı dinlenmek için durdum.
AB'nin birliği giderek daha sarsıntılı hale gelmektedir.
Her şey gittikçe daha karmaşıklaşıyor.
Mektup yazma sanatı yitip gidiyor.
Yeni saç stili Meryem'e çok yakışmış.
- O renk üzerinde güzel duruyor.
- O renk sana çok yakışıyor.
Mektup düzenlemek bir kayıp sanat haline gelmektedir.
Tom daha çok babasına benziyor.
Japonya Asya'da daha güçlü hale geliyordu.
Tom bir rock yıldızı olmayı hayal etti.
- Hiç doktor olmayı düşündün mü?
- Hiç doktor olmayı düşündünüz mü?
Popüler olma şansımı mahvettin.
ve bu sürekli online olma durumu gittikçe artarak devam ediyor
Dahası, rahatsızlıkları düzenlenebilir hâle geliyor:
Ancak benim araştırmamda, topladığımız en önemli,
Kıvrımlı modeller büyük beden terimini
Batı güzellik standardı haline geldiğini görüyoruz,
Biz de küçük, birbirine bağımlı küresel bir köy haline geliyoruz.
Burada, geçicilik yeni kalıcılık oluyor.
Hemşire olmayı düşlediniz mi?
Parti büyük şenlikle sona erdi.
Onun bir öğretmen olma düşüncesi yoktu.
Doktor olma umudundan vazgeçti.
Robert her zaman bir pilot olmayı hayal etti.
Öğretmen olmakla ilgili hiç düşünmedim.
Bir doktor olma ümidiyle gitti.
Tom, bir yarış arabası pilotu olmayı hayal ediyordu.
Hiçbir şey bir şahıs olmak kadar zor değil.
Bu spor gittikçe daha popüler oluyor.
Bölgedeki Soğuk Savaş, asla öngörülemeyecek bir hal almış durumda.
Tom bir doktor olma umudundan vazgeçti.
Tom Boston'da yaşamaya alışıyor.