Translation of "Schreef" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Schreef" in a sentence and their turkish translations:

Ik schreef.

Yazdım.

Ik schreef dat.

Onu yazdım.

Wat schreef Tom?

Tom ne yazdı?

Zoals Leo Tolstoj schreef:

Leo Tolstoy'un yazdığı üzere,

Tom schreef zich in.

Tom askere kaydoldu.

Wie schreef dit gedicht?

Bu şiir kim tarafından yazıldı?

Zij schreef één brief.

O bir mektup yazdı.

Tom schreef niet terug.

Tom geri yazmadı.

Emily schreef een brief.

Emily bir mektup yazdı.

Tom schreef vroeger liedjes.

Tom şarkılar yazardı.

Hij schreef noch telefoneerde.

Ne yazdı ne de telefon etti.

Tom schreef zijn kerstlijst.

Tom Noel listesini yazdı.

- Ik schreef Tom een ​​brief.
- Ik schreef een brief aan Tom.

Tom'a bir mektup yazdım.

Fabre schreef boeken over insecten.

Fabre böcekler hakkında kitaplar yazdı.

Tom schreef Maria een brief.

Tom Mary'ye bir mektup yazdı.

Tom schreef het kentekennummer op.

Tom plaka numarasını not aldı.

Een beer schreef het verhaal.

Bir ayı hikaye yazdı.

Maria schreef me een brief.

Maria bana bir mektup yazdı.

Ze schreef een autobiografische roman.

O, otobiyografik bir roman yazdı.

- Hij schreef me van tijd tot tijd.
- Hij schreef me af en toe.

O zaman zaman bana yazdı.

Ik schreef haar een lange brief.

Ona uzun bir mektup yazdım.

Hij schreef een boek in China.

O, Çin'de bir kitap yazdı.

In welke taal schreef de vader?

Baba hangi dilde yazdı?

Waarom schreef Tom Mary niet terug?

Tom neden Mary'nin mektuplarına cevap vermedi?

Hij schreef veel boeken over China.

Çin hakkında çok sayıda kitap yazdı.

Tom schreef daarover in zijn dagboek.

Tom dergisinde o konu hakkında yazdı.

Ik schreef een brief aan Tom.

Tom'a bir mektup yazdım.

Ik schreef hem voor iets totaal anders.

Oldukça farklı bir nedenden dolayı ona yazdım.

Ik schreef haar elke dag een brief.

Her gün ona bir mektup yazdım.

Tom schreef zijn naam op het bord.

Tom tahtaya adını yazdı.

Tom schreef een brief aan de kerstman.

Tom, Santa'ya bir mektup yazdı.

Ik schreef een brief in het Frans.

Fransızca bir mektup yazdım.

Hij schreef deze roman op zijn twintigste.

O, bu romanı yirmi yaşında yazdı.

Hij schreef een dreigbrief aan zijn vriendin.

O, kız arkadaşına tehdit edici bir mektup yazdı.

Tom schreef een brief aan de Kerstman.

Tom Noel Baba'ya bir mektup yazdı.

Maria schreef zich in in Toms kanaal.

Maria Tom'un kanalına abone oldu.

Sami schreef een boek over de islam.

Sami İslam hakkında bir kitap yazdı.

Ik schreef me meteen in voor het programma.

Bu program için hemen kaydımı yaptırdım.

Fred schreef aan zijn moeder een lange brief.

Fred annesine uzun bir mektup yazdı.

De broer schreef een brief aan de zus.

Erkek kardeş, kız kardeşe bir mektup yazdı.

De dokter schreef medicijnen voor voor de patiënt.

Doktor hasta için ilaç yazdı.

Ik schreef het foute adres op de envelop.

Zarfın üstüne yanlış adres yazdım.

Las ik 10 boeken, schreef 70 pagina's aan essays

10 kitap okudum, 70 sayfa makale yazdım,

- Wie heeft dit boek geschreven?
- Wie schreef dit boek?

Bu kitabı kim yazdı?

De beroemde auteur schreef nog een goed verkocht boek.

Ünlü yazar bir başka en çok satan kitabı oluşturdu.

Hij schreef dat boek toen hij 20 jaar was.

Bu kitabı yirmi yaşında yazdı.

- Ik schreef duizend zinnen!
- Ik heb duizend zinnen geschreven!

Bin cümle yazdım!

- Hij heeft twee boeken geschreven.
- Hij schreef twee boeken.

İki tane kitap yazdı.

- Hij heeft een brief geschreven.
- Hij schreef een brief.

- O bir mektup yazdı.
- Bir mektup yazdı.

- Tom heeft twee boeken geschreven.
- Tom schreef twee boeken.

Tom, iki kitap yazdı.

Ik schreef aan mijn leraar Frans in het Frans.

Fransızca öğretmenime Fransızca yazdım.

- Emily schreef de zin.
- Emily heeft de zin geschreven.

Emily cümleyi yazdı.

Tom schreef iets op de achterkant van de brief.

Tom mektubun arkasına bir şeyler yazdı.

- Wie schreef deze zin?
- Wie heeft deze zin geschreven?

Bu cümleyi kim yazdı?

- Wie heeft dit gedicht geschreven?
- Wie schreef dit gedicht?

Bu şiiri kim yazdı?

Ik schreef hem dat hij onmiddellijk moest te komen.

Hemen gelmesi için ona yazdım.

Ik schreef een comedy-show die niet de clou respecteerde,

Komedyenlerin, yumruklarını gıdıklamalara çevirmesinin beklendiği

Ik schreef een antwoord maar vergat op "versturen" te klikken.

Bir cevap yazdım ama göndere basmayı unuttum.

Oscar Wilde schreef het verhaal van 'De Zelfzuchtige Reus' in 1888.

Yazar Oscar Wilde, "Bencil Dev" hikâyesini 1888'de yazdı.

"Ik weet het, onze situaties verschillen," schreef hij in zijn brief,

"Durumlarımızın farklı olduğunu biliyorum," diye yazdı bana,

Omdat ik niet van hem hoorde, schreef ik hem opnieuw aan.

Ondan haber almadığım için ona yine yazdım.

Toen ik klein was schreef ik elke dag in mijn dagboek.

Ben gençken her gün günlüğüme yazardım.

Tom schreef zijn telefoonnummer op een servet en gaf ze aan Maria.

Tom telefon numarasını bir peçeteye yazdı ve Mary'ye uzattı.

"Het karakter van Soult is moeilijk, en vooral egoïstisch", schreef iemand, "Hij heeft

"Soult'un karakteri zor ve her şeyden önce egoist" diye yazdı biri, "

Een vrouw schreef dertig boeken over hoe men gelukkig wordt, en pleegde toen zelfmoord.

Bir kadın nasıl mutlu olunacağı hakkında bir kitap yazdı ve sonra intihar etti.

- Ze schreef een boek over een vogel.
- Ze heeft een boek over een vogel geschreven.

O bir kuş hakkında bir kitap yazdı.

In zijn rapport aan de nieuwe eerste consul van Frankrijk, Napoleon Bonaparte, schreef Masséna: "voor oordeel

Fransa'nın yeni Birinci Konsolosu Napolyon Bonaparte'a yazdığı raporda Masséna, "Yargı