Examples of using "Openen" in a sentence and their turkish translations:
Bunu açabilir misin?
Pencereyi aç, lütfen.
Onlar kapıyı açıyorlar.
Onu açacağım.
Onu açalım.
Bunu açabilir misin?
Açabilir misiniz?
Arabanın camını açabilir misin ?
- Bankalar dokuzda açarlar.
- Bankalar saat dokuzda açılır.
Pencere açabilir misiniz?
Ben bir kutu açabilir miyim?
Bu kutuyu açabilir miyim?
Pencereyi açar mısınız?
Tom kapıyı açamadı.
Lütfen pencereyi açma.
Tom Mary'nin kapıyı açtığını duydu.
Tom kapıyı açmayacak.
Ben pencereyi açmak istemiyorum.
Biz Ekim ayında açmayı umuyoruz.
Bu kapıyı açmaya çalışıyorum.
Gözlerimi açamıyorum.
O, pencereyi açmamı istedi.
Tom'un pencereyi açmasını rica ettim.
Kendi restoranını açmak ister misin?
Tom'un şişeleri açma sorunu var.
Teneke kutuyu açacak bir şeyim yok.
- Pencereyi aç lütfen.
- Pencereyi aç, lütfen.
Pencereyi açar mısın?
Gözlerimi açabilir miyim?
Ben kapıyı açamıyorum. Anahtarın var mı?
Tom hediyeyi açmaya başladı.
Uygulamayı açmak için uygulamanın simgesine çift tıklamalısın.
Mektubu açmak zorunda değildim. Ne söylediğini tamamen biliyordum.
Çocuklar Noel'deki hediyelerini açmak için sabah erken uyanır.
Noel armağanlarını açarken çocuğunuzun yüzündeki sevinç ile kıyaslayabilecek çok az şey vardır.
Benim için kapıyı açabilir misin?
Bana kapıyı açabilir misin?