Translation of "Ontstaan" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Ontstaan" in a sentence and their turkish translations:

Complexe levensvormen moeten ontstaan --

Karmaşık yaşamın ortaya çıkışı.

Daaruit is alles ontstaan.

Her şey bununla başladı.

Hoe is dit misverstand ooit ontstaan?

Bu yanlış anlama nasıl ortaya çıktı?

Deze traditie is ontstaan in China.

Bu gelenek Çin'de ortaya çıkmıştır.

Specifiek: hoe ontstaan emoties in onze hersenen?

Özellikle de beynimizin duyguları nasıl oluşturduğunu anlamaya.

Dit probleem is ontstaan door een wederzijds misverstand.

- Bu sorun, karşılıklı yanlış anlamadan ortaya çıktı.
- Bu problem karşılıklı yanlış anlamadan doğdu.

Moeten we eerst begrijpen hoe ons sterrenstelsel is ontstaan.

öncelikle galaksimizin bu hale nasıl geldiğini anlamalıyız.

- Maleisië is ontstaan ​​in 1957.
- Maleisië ontstond ​​in 1957.

Malezya 1957'de oluştu.

Maar nu weten we dat ze ontstaan door miljarden eencellige wezens.

Ama artık biliyoruz ki bu, milyarlarca tek hücreli canlının eseri.

Het is onmogelijk te zeggen wanneer de aarde precies ontstaan is.

Dünyanın ne zaman oluştuğunu tam olarak söylemek mümkün değil.

Hij bestudeert het ontstaan van de jazz in de Verenigde Staten.

O, cazın Amerika'daki doğuşunu araştırıyor.

We associëren de naam van Darwin met “Het ontstaan van de soorten”.

Biz "Türlerin Kökeni" ile Darwin'in adını bağdaştırırız.

- Er kunnen overlappingen ontstaan.
- Overlappingen kunnen zich voordoen.
- Er kunnen overlappingen optreden.

Çakışma olabilir.

Als de verkoop van organen wordt gelegaliseerd, kunnen er mogelijke gezondheidsproblemen ontstaan.

Organların satışı yasal hale getirilirse potansiyel sağlık sorunları ortaya çıkabilir.

Veranderingen in het milieu hebben geleid tot het ontstaan van nieuwe soorten.

Çevredeki değişiklikler yeni türlerin ortaya çıkmasına yol açtı.

Veel van wat ik vandaag vertel... ...is ontstaan tijdens die eenzame tijd in de gevangenis.

Şimdi sana söylediğim şeylerin çoğu o dönemde, hapishanedeki tecrit sırasında doğdu.

Terrorisme is het belangrijkste factor voor de verdeling van een land en het ontstaan van autonome regio's.

Terörizm, bir ülkenin bölünmesi ve özerk bölgelerin oluşumu için en önemli faktördür.