Examples of using "Mocht" in a sentence and their turkish translations:
Telefon edebildim.
Herkes bizi sevdi.
Rüyanda görürsün!
Yemeğe gelebilirdi.
Hastaya izin verildi.
Tom'un onu görmesine izin verilmedi.
Tom'un takıma girmesine izin verilmedi.
Sami Müslümanlardan hoşlanmadığını söyledi.
Bir yandan Ingolf'u gerçekten sevmiştim.
Tom neden gitmesine izin verilmediğini anlamadı.
Tom'a ondan hoşlanmadığımı söyledim.
İnsanların neden dahil olmadıklarını,
Ama bunun beni raydan çıkarmasına izin veremezdim.
100 yaşına kadar yaşarsam 2103'te de hayatta olacağım.
Tenzing, bana evinde kalmayı ve iş vermeyi teklif etmişti.
Tom, onunla tanışır tanışmaz Mary'den hoşlandı.
Keşke ailem geceleri daha fazla kalmam için izin verse.
Geçerli bir vizem vardı, bu yüzden ülkeye girmeme izin verildi.
Tom, Mary'nin neden onu sevmediğini bilmediğini söyledi.
Sanırım değiştirmek zorunda olsam bir lastik değiştirebilirim.
Çıkmamamı söylediğin için hiç dışarı çıkmadım.
Ben yokken biri beni ararsa, ona yakında döneceğimi söyle.
Eğer biri bu kitabın konusu ne diye sorarsa, gerçekten bilmiyorum.