Examples of using "Maak" in a sentence and their turkish translations:
Not tutun.
Yol açın, lütfen.
- Tercihinizi yapın.
- Seçimini yap.
- Tercihinizi yapın.
- Seçimini yap.
Onları uyandır.
Lütfen kahve yap.
Kendinizi prezentabl yapın.
Herkesi mutlu et.
Ben mobilya yapıyorum.
- Kahve hazırlıyorum.
- Kahve hazırla.
Not al.
Kahve yap.
Çantalarını boşalt.
Ödevini şimdi yap.
- Endişelenme.
- Üzülme.
- Merak etme.
- Takma kafana.
Odanızı temizleyin.
Şimdi ödevinizi yapın.
O pencereyi temizle.
Hata yapma.
Onu uyandır.
Onu uyandır.
Beni mutlu et.
Gevşet.
Bitir bunu.
Ev ödevinizi yapın.
Gürültü yapmayın.
Gürültü yapmayın!
Onu daha küçük yap.
Kahve hazırla.
Hatalar yapmayın!
Tom'u eğlendir.
Tom'u uyandır.
Onu bitir.
Şaka yapıyorum.
- Lütfen çok fazla gürültü yapma.
- Lütfen bu kadar fazla ses yapma!
Lütfen benim için bir milkşeyk yap.
Lütfen yatağı yapın.
Yangın! Koşun!
Lütfen bunu tamir edin.
Yatağını yap.
Lütfen rahat olun.
Bu kadar gürültü yapmayın.
Rahatına bak.
Mutfağı temizleyin.
Beni kızdırma.
Endişelenmeyi bırak.
Şaka yapıyorum.
- Ceplerini boşalt!
- Ceplerinizi boşaltın!
- Fotoğraf çekmekten hoşlanırım.
- Ben fotoğraf çekmekten hoşlanıyorum.
Şaka mı yapıyorsun?
Endişeliyim.
Bazen akşam yemeği pişiririm.
- Odayı temizle.
- Odayı temizleyin.
Aynayı temizle.
Omlet yapıyorum.
Onunla alay etme.
Kişisel olma.
Onu öldüreceğim.
Bir kardan adam yapıyorum.
Defol.
Emniyet kemerini bağla.
Nasılsın?
Çabucak hazırlanın.
Pencereleri temizle.
Pencereyi temizle.
Acele et!
O pencereyi temizle.
Benim hakkımda endişe etmeyin.
Evinizin bir krokisini yapın.
Sen benim için endişelenme.
Evet! Onu öldüreceğim! Göreceksiniz! Onu öldüreceğim,
Sadece savunma yapıyorum,
Sadece şaka yapıyorum.
- Bir kutuyu nasıl yaparsınız?
- Bir kutu nasıl yapılır?
Ben mutfağı temizliyorum.
Her gün kısa bir yürüyüşe çıkın.
Neden endişelendin?
Lütfen fazla gürültü yapmayın.
Ben her gün öğle yemeği yaparım.
Buradan defol!
Defolun, çocuklar!
- Lütfen bu cümleyi tamamlayın.
- Lütfen bu cümleyi tamamla.
Kuralları ben yapmıyorum.