Translation of "Borden" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Borden" in a sentence and their turkish translations:

Tom brak drie borden.

Tom üç tane tabak kırdı.

Daar zijn geen schone borden.

Orada hiç temiz tabak yok.

Tom at twee borden spaghetti.

Tom iki tabak spagetti yedi.

Deze borden zijn niet schoon.

Bu tabaklar temiz değil.

Ik liet de borden bijna vallen.

Ben neredeyse tabakları düşürüyordum.

Er staan twee borden op tafel.

- Masanın üzerinde iki tabak var.
- Masanın üstünde iki tabak var.

Tom waste de borden niet af.

Tom bulaşıkları yıkamadı.

Wij verkopen metalen, papieren en houten borden.

Metal, kağıt ve tahta tabaklar satarız.

Vraag Tom de borden op te ruimen.

Tom'dan bulaşıkları yıkamasını iste.

Ik zal de borden nog eens afwassen.

Bir kez daha bulaşıkları yıkayacağım.

Tom heeft de borden op tafel gelegd.

Tom tabakları masaya dizdi.

Zij zette de vuile borden in de gootsteen.

Kirli tabakları lavaboya koydu.

Borden met de tekst "hoogspanning" zijn vaak geel.

"Yüksek voltaj" diyen tüm işaretler çoğu kez sarıdır.

- Tom spoelde de borden af en zette ze in de vaatwasser.
- Tom heeft de borden afgespoeld en in de vaatwasser gezet.

Tom bulaşıkları duruladı ve onları bulaşık makinesine koydu.