Examples of using "Accent" in a sentence and their turkish translations:
Benim bir aksanım yok!
O, aksansız konuşur.
Aksanlı mı konuşuyor?
Onun sevimli bir aksanı var.
Tom yabancı aksanını kaybetti.
Tom'un okulunda 3.000 öğrenci var.
Tom'un ağır bir İskoç aksanı var.
- Alman aksanıyla İngilizce konuşur.
- İngilizceyi Alman aksanıyla konuşuyor.
O, Esperanto'yu hafif bir Fransız aksanıyla konuşuyor.
İngiliz aksanını çok özledim.
- İspanyolcada düzeltme işareti yoktur.
- İspanyolcada şapka işareti yoktur.
- İspanyolcada inceltme işareti yoktur.
- Alman aksanıyla İngilizce konuşur.
- İngilizceyi Alman aksanıyla konuşuyor.