Translation of "‫لأكون" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "‫لأكون" in a sentence and their turkish translations:

ولدت لأكون شجاعًا

Cesur olmak için doğdum

لكن تم اختياري لأكون جزءا من

ama o yıl okulun

لم أخطط مطلقًا لأكون ناشطة مناخية.

İklim aktivisti olacağımı hiç düşünmemiştim.

أنه ينبغي أن أكبر لأكون رجلًا.

erkek olacağım bana söylendi.

أحمق بما يكفي لأكون متفائلة مرة أخرى.

ama her seferinde yeniden umutlanacak kadar da ahmak oldum.

ما كنت لأكون من أنا عليه اليوم.

Bugün olduğum kişi olmazdım.

تظاهرتُ لأكون الرجل القوي عندما شعرتُ بالضعف،

Zayıf hissettiğimde güçlüymüş gibi yaptım,

لأكون صريحة معكم، لم يَكن لديّ أهداف،

Dürüst olmak gerekirse benim amaçlarım da yok;

لأكون صريحًا، فإنه شيء غير مراعٍ لشعور الآخرين.

Dürüst olmak gerekirse, bu biraz düşüncesizlik.

لأكون المدير التنفيذى لـ "ساوث تشينا مورننغ بوست".

New York'taki evimden Hong Kong'a taşındım

هي من خلال القيام بتجارب تجبرني لأكون هشًا.

gelmeye zorlayacak tecrübeler yaratmaktı.

لقد ساعدني لأكون أكثر ثقة فيما يخص تنشئتي لأبنائي،

Çocuğumu nasıl yetiştirmem gerektiği konusunda kendime güvenimi artırdı.

في الواقع، كان الشخص الذي أسعى لأكون مثله هو أمي.

Gerçekte en çok örnek aldığım kadın annemdi.

‫واستغرق الأمر سنوات عديدة‬ ‫لأكون قادرة على التصريح بتلك الكلمات فقط.‬

Sadece o sözcükleri söyleyebilmek yıllarımı aldı.

لأكون الحارس الوحيد الذي اقتربت الكاميرا منه على التلفاز تلك الليلة.

O gece TV'de yakın çekim yapılan tek güvenlik bendim.

‫وشعرت بأنني خارج ذلك العالم.‬ ‫وكان لدي‬‫ّ‬‫ شوق عميق‬ ‫لأكون جزءًا من ذلك العالم.‬

Bense dışında olduğumu hissettim. Ve o dünyanın içinde olmak için derin bir özlem duydum.