Translation of "يتحرك" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "يتحرك" in a sentence and their turkish translations:

‫ولن يتحرك!‬ ‫نعم، أنا سعيد بهذا.‬

Bu yerinden kımıldamaz! Evet, bundan memnunum.

‫كي لا يتحرك.‬ ‫سيحافظ على سلامتي.‬

böylece bir yere gidemez. Bu beni güvende tutar.

الهواء الذي يتحرك حالياً داخل أنفك.

şu anda burun deliklerinizde gezinen hava.

الذي لم يتحرك أبعد من هذه.

çok fazla değişmedi.

توقف الحصان و رفض أن يتحرك.

At durdu ve kımıldamadı.

‫هذا الشيء يرفض أن يتحرك.‬ ‫يا للعجب!‬

Tanrım, bu yerinden oynamak istemiyor. Tanrım!

‫يتحرك قطيع من الفيلة بقيادة الأم الحاكمة.‬

Bir fil sürüsü, dişi liderlerinin öncülüğünde ilerlemekte.

وآمل، بينما يتحرك الناس عبر المكان يوميًا،

Yine umuyorum ki insanlar her gün bu parktan geçtiklerinde

لا أحد يتحرك كما لو أننا في أزمة.

Kimse bir krizin ortasındayız gibi davranmıyor.

ثم يتحرك بشكل عشوائي ويتحرك داخل النظام الشمسي

daha sonrasında ise rastgele hareketler ederek güneş sisteminin içerisinde ilerliyor

الذي يمكنه أن يتحرك بسرعة تصل إلى ثلاثة أضعاف سرعة الصوت.

bir çizgi roman süper kahramanı ile kıyaslayalım.

قبل أن يتحرك غربًا لتثبيت حكمه في صربيا ومساعدة تابعه ستيفان

Sırbistan'daki durumu istikrara kavuşturmak ve vasal Stefan'ın gücünü güçlendirmek için

‫من بين أنواع القردة الكثيرة‬ ‫في "أمريكا" الجنوبية،‬ ‫وحده السعدان الليلي يتحرك بعد حلول الظلام.‬

Güney Amerika'daki birçok maymun arasından... ...sadece gece maymunları geceleri harekete geçer.